Yıllardır beklediği başrolü sonunda kapan Daniel Dae Kim, Amazon Prime Video'nun yeni casusluk gerilimi 'Butterfly' ile ekranlara geri döndü. Boom! Studios'un aynı adlı çizgi romanından uyarlanan dizi, kağıt üzerinde başarılı bir gerilim için gereken tüm malzemelere sahip: ihanet, aile sırları, küresel casusluk ve bolca aksiyon. Ancak altı bölümlük bu macera, göz alıcı patlamaların ve dövüş koreografilerinin ardında, izleyiciyle duygusal bir bağ kurmayı başarıyor mu? Nexus Haber olarak, beklentileri ve eleştirileri masaya yatırdık.

Göz Alıcı Bir Başlangıç: Seul Sokaklarında Nefes Kesen Kovalamaca

Dizi, bizi doğrudan Güney Kore'nin kalbine, Seul'e götürüyor. Dokuz yıl önce kendi ölümünü tezgahlayarak ortadan kaybolan eski ABD istihbarat ajanı David Jung (Daniel Dae Kim), sakin bir hayat sürmektedir. Ancak geçmiş, peşini bırakmaz. Şimdilerde yetişkin bir kadın olan kızı Rebecca'nın (Reina Hardesty) şehirde olduğunu öğrendiğinde, onunla yeniden bir araya gelme takıntısı başlar.

Ne var ki Rebecca, babasının hatırladığı masum genç kız değildir. Artık o, David'in eski ortağı Juno (Piper Perabo) tarafından yönetilen karanlık casusluk örgütü 'Caddis' için çalışan, yetenekli ve sosyopatik bir ajandır. Dizinin açılış sahnesi, bu baba-kız dinamiğinin ne kadar karmaşık olacağının sinyallerini veriyor. David'in, kızının bir görevini engellemeye çalışmasıyla başlayan gerilim, beklenmedik bir yüzleşmeye dönüşüyor.

Dizinin en güçlü yanı, hiç şüphesiz dur durak bilmeyen aksiyonu. Her bölümde araba takipleri, bıçaklı dövüşler, patlamalar ve çatışmalar birbirini izliyor. Eğer beklentiniz sadece saf aksiyonsa, 'Butterfly' size istediğinizi fazlasıyla veriyor.

Şeytanın Avukatı: Parlak Işıkların Söndürdüğü Duygusal Derinlik

İşte tam bu noktada eleştiriler başlıyor. 'Butterfly', aksiyona o kadar çok odaklanıyor ki, hikayenin kalbi olması gereken baba-kız ilişkisi bu gürültünün arasında kaybolup gidiyor. David'in vicdan azabıyla dolu yeniden birleşme çabası ve Rebecca'nın terk edilmişlikten doğan öfkesi, dizinin baş döndürücü temposu içinde yeterince işlenemiyor. Diyalogların seyrekliği ve sürekli devam eden aksiyon sahneleri, karakterlerin duygusal yolculuğunu takip etmeyi zorlaştırıyor.

Özellikle Rebecca'nın karakteri havada kalıyor. Babası tarafından terk edilmenin yarattığı derin psikolojik travmalar, onu soğukkanlı bir katile dönüştüren süreç ve Juno ile yıllar içinde kurduğu bağ, izleyiciye ikna edici bir şekilde sunulamıyor. Geçmişteki incinmiş küçük kız ile şimdiki acımasız ajan arasındaki boşluk bir türlü doldurulamıyor. Bu durum, dizinin dramatik yapısını zayıflatıyor.

Sonuç: Kimler İzlemeli?

Peki, 'Butterfly' izlenmeye değer mi? Eğer beklentiniz, arka planda etkileyici Güney Kore manzaraları (sadece Seul değil, Daegu ve Pohang-si gibi az görülen şehirler de var) eşliğinde, yüksek teknoloji casusluk aletleri ve bolca aksiyon izlemekse, bu dizi sizi tatmin edecektir. Daniel Dae Kim ve Piper Perabo'nun performansları da oldukça sağlam.

Ancak yüzeyin altına inen, karakterlerin psikolojisini derinlemesine inceleyen ve duygusal ağırlığı olan bir casusluk draması arıyorsanız, 'Butterfly' sizi hayal kırıklığına uğratabilir. Daniel Dae Kim'i hak ettiği bir başrolde görmek heyecan verici olsa da, dizinin kendisi bu potansiyel karakterin ağırlığını taşıyacak kadar güçlü değil.

Dizi Künyesi

Kaynak: Bu haber, Nexus Haber editörleri tarafından Variety'de yayınlanan orijinal incelemeden alınan bilgilerle derlenmiş, zenginleştirilmiş ve yeniden yorumlanmıştır.