Otomobil almayı düşünenlerin bir süredir yüzünü güldüren ikinci el pazarındaki düşüş trendi, beklenmedik bir şekilde tersine döndü. Yaklaşık iki buçuk yıl süren istikrarlı gerilemenin ardından, 2025'in Mart ayından itibaren fiyatlar yeniden tırmanışa geçti. Sektör analizlerine göre, 1 ila 5 yaş arası kullanılmış bir otomobilin ortalama fiyatı, Temmuz 2025 itibarıyla geçen yılın aynı dönemine göre %3.7 oranında arttı. Bu durum, 'fiyatlar daha da düşer' beklentisiyle alımını erteleyen pek çok kişiyi hayal kırıklığına uğrattı.

Geçen yılın Ağustos ayında ortalama 30,228 dolar seviyesine kadar gerileyen ikinci el araç fiyatları, Temmuz ayında 31,770 dolara yükseldi. Bu da tüketicilerin bir yıl öncesine göre aynı araç için ortalama 1,200 dolar daha fazla ödemek zorunda kaldığı anlamına geliyor.

Fiyat Artışlarının Arkasındaki Dinamikler: Talep Neden Zirvede?

Peki, bu ani yükselişin sebebi ne? Uzmanlara göre bu durumun arkasında birkaç temel faktör yatıyor. Sıfır kilometre araç fiyatlarının yüksek seyretmesi ve olası yeni gümrük vergilerine ilişkin belirsizlikler, tüketicileri ikinci el pazarına yönlendiriyor. Artan bu talep, mevcut arzı aşıyor ve doğal olarak fiyatları yukarı çekiyor.

iSeeCars Yönetici Analisti Karl Brauer durumu şu sözlerle özetliyor: "İkinci el otomobillere yönelik tüketici talebi güçlü kalmaya devam ediyor, arzı geride bırakıyor ve fiyatları üst üste beş aydır yukarı çekiyor. İkinci el otomobilde uygun bir fırsat yakalamak için bekleyen alıcılar, eğer Mart ayından önce alım yapmadılarsa, görünen o ki çok uzun süre beklemiş oldular."

Brauer'ın bu analizi, aynı zamanda piyasadaki 'ulaşılabilir fiyatlı' araçların giderek azaldığına işaret ediyor. Artan talep, özellikle bütçe dostu modellerin fiyatlarını orantısız bir şekilde artırarak geniş bir kitle için otomobil sahibi olmayı zorlaştırıyor.

Lüks Segment Uçuşa Geçti: Hangi Modeller Zirvede?

Genel artış bir yana, bazı modellerdeki fiyat sıçraması adeta dudak uçuklatıyor. Özellikle lüks ve premium segmentte yer alan araçların değeri katlanmış durumda. Bu listenin zirvesinde ise BMW 4 Serisi var. Bu modelin ikinci el fiyatları bir önceki yıla göre tam %30 artarak ortalama 9,370 dolarlık bir prim yaptı. Onu %22.3'lük artışla Porsche Cayenne ve %20.4'lük artışla Land Rover Discovery takip ediyor. Bu durum, yüksek gelir grubunun talebinin ne kadar güçlü olduğunu ve bu segmentteki araçların birer yatırım aracına dönüştüğünü gösteriyor.

İstisna: Elektrikli Araç Piyasasında Fiyatlar Dengeleniyor

Genel pazar alev alev yanarken, ikinci el elektrikli otomobil (EV) cephesinde ise farklı bir hikaye var. Eğer uygun fiyatlı bir ikinci el araç arıyorsanız, gözünüzü bu segmente çevirebilirsiniz. Geçtiğimiz yıl %24.7 gibi rekor bir düşüş yaşayan kullanılmış EV fiyatları, artık düşüşünü yavaşlatarak bir denge noktası bulmaya başladı.

Örneğin, Mart ayında %10.1 olan yıllık düşüş oranı, Temmuz ayında sadece %1.3'e geriledi. Bu, pazarın doygunluğa ulaştığını ve fiyatların taban seviyelerini bulmaya başladığını gösteriyor. Değer kaybında başı çeken modeller ise yine Tesla'ya ait. Model S, Model X ve Model Y, en çok fiyat düşüşü yaşayan ilk üç model olmayı sürdürüyor. Temmuz ayında bu üç modelin fiyatları bir önceki yıla göre %12'den fazla düşüş gösterdi.

Peki Şimdi Ne Olacak? Alıcıları Neler Bekliyor?

Mevcut veriler, ikinci el otomobil piyasasında 'bekle ve gör' stratejisinin en azından şimdilik sona erdiğini gösteriyor. Artan talep ve sınırlı arz, fiyatların bir süre daha yüksek seviyelerde kalabileceğine işaret ediyor. Bu durum, özellikle ilk otomobilini alacak veya aracını yenilemek isteyen dar ve orta gelirli tüketiciler için ciddi bir zorluk teşkil ediyor. Elektrikli araçlar bir alternatif sunsa da, onların da fiyat düşüş hızının yavaşlaması, bu fırsat penceresinin yavaş yavaş kapandığının bir habercisi olabilir.

Kaynak: Bu haberde yer alan veriler ve analizler, iSeeCars tarafından 1.5 milyondan fazla ikinci el otomobil satışı incelenerek hazırlanan ve Motor1.com'da yayınlanan rapora dayanmaktadır.