Çin EV Pazarı Kendi Kuyruğunu Mu Yiyor? Aşırı Üretim ve Fiyat Savaşları Endüstriyi Zora Sokuyor

Haber Merkezi

23 September 2025, 09:52 tarihinde yayınlandı

Çin'in Elektrikli Araç Sektörü: Aşırı Üretim, Fiyat Savaşları ve Küresel Çıkış Yolu Arayışları

Çin'in elektrikli araç (EV) pazarı, son yılların en hızlı büyüyen ve en rekabetçi sektörlerinden biri olarak öne çıkarken, perde arkasında ciddi sorunlarla boğuşuyor. Ülke, satabileceğinden çok daha fazla EV üretiyor, bu da araçların bayilerde birikmesine, fiyatların düşmesine ve hatta "sıfır mil ikinci el araç" gibi paradoksal durumların ortaya çıkmasına neden oluyor.

Dışarıdan bakıldığında, Çin'in EV endüstrisi durdurulamaz bir güç gibi görünebilir. Ülke, hem yurtiçinde hem de yurtdışında alıcıları kazanan, oldukça iyi ve uygun fiyatlı araçlar üretiyor. Ancak bu devasa üretim kapasitesi, gerçek talebi çok aşarak, bayilerin stoklarla dolup taşmasına yol açıyor.

Aşırı Üretimin Acı Yüzü: Fiyat Savaşları ve Garip Stratejiler

Çin'de elektrikli araçlara yönelik bir iştah olsa da, üretilen tüm araçlara yetecek kadar değil. Bu durum, birçok yerel üreticinin nakit kaybetmesine ve elindeki satılmayan envanterden kurtulmak için çeşitli "gölge taktiklere" başvurmasına neden oluyor. Örneğin, "sıfır mil ikinci el araçlar" olarak adlandırılan, aslında hiç kullanılmamış ancak kayıt ve sigorta işlemleri yapılmış araçlar yurtdışına satılıyor ya da toplu araç mezarlıklarında çürümeye terk ediliyor. Reuters tarafından yapılan kapsamlı bir araştırma, bu sorunun boyutunu çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.

Reuters'ın tespitlerine göre, Çin'de üretilen sıfır bir Audi aracını %50, bir FAW aracını ise liste fiyatının %60 altında almak mümkün. Zcar gibi şirketler, bu satılmayan araçları toplu olarak satın alıp büyük indirimlerle yeniden piyasaya sürüyor. Hatta Çin'de TikTok canlı yayınlarında bile indirimli sıfır araçların satıldığı görülüyor.

Hükümet Sübvansiyonları ve Sürdürülebilirlik İkilemi

Bu "pazarlık sepeti" fiyatları, çok daha büyük bir sorunun belirtisi: Yıllarca süren yüksek hükümet sübvansiyonları ve iddialı üretim hedeflerinin ardından, Çinli şirketler şu anda 2024'te ürettikleri 27,5 milyon aracın iki katını üretme kapasitesine sahip. Bu durum, üreticiler arasında acımasız, yıllardır süren bir fiyat savaşına yol açtı. Analistler, Çin'deki yaklaşık 130 plug-in hibrit ve elektrikli araç üreticisinin yalnızca küçük bir kısmının önümüzdeki on yıla kadar hayatta kalacağını öngörüyor.

Değer Katma: Sübvansiyonların İki Yüzü

Devlet sübvansiyonları, Çin'in EV sektörünü başlangıçta küresel bir güç haline getirmede kilit rol oynadı. Ancak bu destekler, pazar dinamiklerini bozarak, talep gerçekte olmasa bile üretimi teşvik etti. Bu durum, serbest piyasa ekonomisinin temel prensiplerine aykırı bir model yaratarak, hem yerel firmalar arasında yıkıcı rekabete yol açıyor hem de uluslararası alanda 'adil olmayan rekabet' eleştirilerine neden oluyor. Kısa vadede işleri korurken, uzun vadede verimsiz ve sürdürülemez bir yapı oluşturma riski taşıyor.

Çinli yetkililer ise birçok markanın topluca batmasına isteksiz görünüyor. Bunun temel nedeni, iş kayıplarının önüne geçmek ve ülkenin küresel sahnede hem üretim hem de EV teknolojisi merkezi olarak sergilediği imajı korumak. Bu yüzden hükümet, üretimi yoğun bir şekilde sübvanse etmeye devam ediyor; ki bu, yurtdışında haksız rekabet olarak algılanıyor ve birçok yerde Çinli EV'lere yüksek ithalat vergileri uygulanmasına neden oluyor.

Büyük Oyuncular da Sallanıyor: BYD Örneği

BYD gibi sektörün en büyük isimleri bile bu baskıdan nasibini alıyor. Şirketin 2025 yılı için satış tahminini 5,5 milyon araçtan 4,6 milyona düşürdüğü bildirildi ve bu bile iyimser bir tahmin olabilir. Reuters'ın kapsamlı araştırmasında, Alibaba'da yepyeni BYD araçları için 5.100 açık artırma ilanı bulunduğu, bu araçların tamamının tescil edilmiş ve sigortalanmış olduğu, yani esasen satılmış ve teslim edilmiş araçlar olarak sayıldığı belirtiliyor. Bu durum, şirketlerin satış hedeflerini tutturmak için ne tür yöntemlere başvurduğunu gösteriyor.

Çözüm Arayışı: Küresel Pazarlara Yöneliş

Yurtiçindeki şiddetli rekabet nedeniyle, Çinli otomobil üreticileri tarihte ilk kez yurtdışında yurtiçinden daha fazla harcama yapıyor. Birçok büyük Çinli otomobil markası, Avrupa gibi yerlerde üretim tesisleri kurarak, gümrük vergilerinden kaçınmayı ve araçlarını buralarda üretip satmayı umuyor. Çin'in en büyük EV üreticisi BYD, ilk Avrupa'da üretilecek aracının “Dolphin Surf” olacağını ve bu yılın sonlarında Macaristan'da üretime başlayacağını duyurdu.

Pazar olup olmadığına bakılmaksızın, sıklıkla gerçekçi olmayan büyüklükteki hükümetin dayattığı üretim kotalarını karşılama fikri, tanıdık bir tablo çiziyor. Çin, kendini küresel pazara hakim olmakta başarılı olmuş özel bir komünist-kapitalist hibrit türü olarak göstermeye çalışsa da, bu uygulama kapitalizmle bağdaşmıyor. Uzun vadede sürdürülemez, ekonomi için kötü ve çevre için zararlı bir model.

Geleceğe Bakış: Bir Dönüm Noktası mı?

Yetkililer nihayet sorunun boyutunu fark etmiş olabilir ve şu anda fiyat savaşlarına ve EV aşırı yatırımına bir son verilmesi çağrısında bulunuyorlar. Ancak Reuters'ın bildirdiğine göre, daha Haziran ayında bir eyalet, bölgesinin yıllık EV ve hibrit üretimini 1,5 milyon araç artırabilecek otomobil üreticilerine yüz milyonlarca dolar destek teklif etti. Bu çelişkili durum, sektörün geleceği hakkında soru işaretleri yaratıyor. Eğer durumlar Reuters'ın belirttiği kadar ciddiyse, yakın zamanda bir şeylerin değişmesi gerekecek.

Kaynak: InsideEVs.com