Araç Sigortasında Kilometre Yalanı: Küçük Bir Tasarruf Büyük Bir Risk Doğurur Mu?

Haber Merkezi

02 September 2025, 09:23 tarihinde yayınlandı

Araç Sigortasında Kilometre Yalanının Bilinmeyen Tehlikeleri ve Güvenli Tasarruf Yolları
```html

Son dönemde sosyal medyanın gündemine oturan bir konu, birçok sürücünün aklını kurcalayan önemli bir soruyu beraberinde getirdi: Araç sigortası primini düşürmek amacıyla yıllık kilometre bilgisini düşük beyan etmek ne kadar yasal? TikTok kullanıcısı Andrew'un başlattığı bu 'hipotetik' tartışma, kısa sürede yüz binlerce görüntülenmeye ulaşarak sigorta dolandırıcılığının potansiyel tehlikelerini ve sonuçlarını bir kez daha gözler önüne serdi.

Andrew, 20.000 kilometre yerine 5.000 kilometre sürdüğünü iddia etmenin yasal olup olmadığını sorarak, aslında birçok kişinin aklından geçen ancak dillendirilmeyen bir düşünceyi paylaştı. Peki, bu tür bir 'küçük yalan' gerçekten de masum mu, yoksa ciddi sonuçları mı var?

Kilometre Yalanı: Bir Sigorta Dolandırıcılığı Suçu

Investopedia'ya göre, araç sigorta şirketlerine yıllık kilometre hakkında yanlış bilgi vermek, açıkça sigorta dolandırıcılığı olarak kabul edilmektedir. Bu, sandığınızdan çok daha ciddi sonuçlara yol açabilecek bir durumdur. Aylık faturanızda elde edeceğiniz küçük bir tasarruf, potansiyel risklerin yanında devede kulak kalır.

Yanlış Beyanın Olası Ağır Sonuçları

Bir trafik kazasına karıştığınızı ve hasar talebinde bulunmanız gerektiğini varsayalım. Eğer sigorta şirketiniz, beyan ettiğiniz kilometrenin gerçek sürüş mesafenizden çok daha düşük olduğunu tespit ederse, talebinizi tamamen reddetme hakkına sahiptir. Bu durumda, tüm onarım masrafları ve tıbbi faturalar sizin sorumluluğunuzda kalır. Ayrıca, sigorta şirketi yanlış beyan veya dolandırıcılık kanıtı bulursa, poliçenizi iptal edebilir. Poliçesiz kalmak, hem yasal açıdan riskli hem de yeni bir sigorta sağlayıcı bulma konusunda büyük zorluklar yaratabilir.

Massachusetts merkezli LoPiore Sigorta Acentesi, bu tür bir yalan beyanda bulunan sürücülerin yüksek riskli olarak işaretlendiğini ve bunun gelecekteki sigorta primlerini katlayarak artıracağını belirtiyor. Hatta Massachusetts gibi bazı eyaletlerde, yanlış kilometre beyanı cezai bir dolandırıcılık biçimi olarak kabul edilmekte ve para cezası, hatta hapis cezası ile sonuçlanabilmektedir.

Sigorta Şirketleri Yalanı Nasıl Tespit Ediyor?

Birçok sürücü 'Nasıl bilecekler ki?' diye düşünebilir. Ancak sigorta şirketleri, müşterilerini sürekli izler ve dürüst olmayan beyanları tespit etmek için çeşitli yöntemlere sahiptir:

  • Odometer Fotoğrafları: Belirli aralıklarla kilometrenizin fotoğrafını isteyebilirler.
  • Bakım ve Muayene Kayıtları: Araç servis kayıtları veya periyodik muayene raporları, aracın kilometresini detaylı bir şekilde gösterir. Bu bilgiler ulusal veri tabanlarına işlenir ve sigorta şirketleri bu verilere erişebilir.
  • Devlet Araç Geçmişi Veri Tabanları: Kamuya açık veya devletin araç geçmişi veri tabanları da kilometre bilgilerini içerir.
  • Ekspertiz İncelemesi: Özellikle büyük bir hasar talebinde bulunduğunuzda, eksperler belgelerinizi titizlikle inceler ve herhangi bir tutarsızlığı kolayca fark edebilir.

İkinci El Araç Piyasasının Karanlık Yüzü: Kilometre Dolandırıcılığı ve Dijital Manipülasyon

Sigorta primlerini düşürmek amacıyla yapılan yanlış kilometre beyanlarının yanı sıra, ikinci el araç piyasasının en sinsi tehlikelerinden biri de araçların kilometre bilgilerinin manipülasyonudur. Son zamanlarda TikTok platformunda viral olan bir video, bu manipülasyonun ne kadar kolay ve hızlı bir şekilde yapılabileceğini gözler önüne sererek ikinci el araç alıcılarının endişelerini artırdı. Rami (@rami_sf415) isimli bir kullanıcı, basit bir kablo bağlantısı ve tablet benzeri bir cihaz kullanarak aracının dijital kilometre sayacını saniyeler içinde nasıl değiştirdiğini gösterdi. Videoda, aracın 190.000 milin üzerindeki kilometresinin, birkaç saniye içinde 100.000 milin altına düşürüldüğü net bir şekilde görülüyor. Bu çarpıcı düşüş, yaklaşık 100.000 milin sadece göz açıp kapayıncaya kadar silindiği anlamına geliyor.

"Sadece dikkatli olsanız iyi olur," diyordu videoda. "Çünkü siz aracı satın almadan önce araçtaki son kişi ben olabilirim." Bu uyarı, manipülasyonun potansiyel tehlikesini vurguluyordu.

Bu tür 'kilometre düzeltme' araçları internette kolayca bulunabiliyor ve dijital teknolojinin sahtekarlık amaçlı ne kadar kötüye kullanılabileceğini acı bir şekilde ortaya koyuyor. Özellikle ikinci el araçlarda kilometre dolandırıcılığı, alıcıların araçların gerçek değeri hakkında yanıltılmasına ve büyük maddi kayıplara uğramasına neden olabiliyor.

Yasal Boyut ve Cezalar: Türkiye ve Dünya'da Durum Ne?

Peki, bir aracın kilometresini değiştirmek yasal mı? Amerika Birleşik Devletleri federal yasaları, satıcıların bir tüketiciyi aldatmak amacıyla bir aracın kilometresini manipüle etmesini kesinlikle yasaklıyor. Bu tür bir eylemin üç yıla kadar federal hapis cezası ve para cezalarıyla sonuçlanabileceği belirtiliyor. Bu durum, Türkiye dahil birçok ülkede de ciddi hukuki yaptırımlara tabidir ve tüketicinin korunması adına önemli adımlar atılmaktadır. İkinci el araç alırken dikkatli olmak ve ekspertiz hizmetlerinden faydalanmak, bu tür dolandırıcılıkların önüne geçmek için kritik önem taşımaktadır.

TikTok Kullanıcılarından Gelen Karşıt Görüşler: Şeytanın Avukatı

NerdWallet'ın da belirttiği gibi, sigorta başvurusunda 'küçük yalan' diye bir şey yoktur. Ancak bazı yorumcular, bu tür bir yalanın gözden kaçabileceğini iddia ediyor.

Yorumcuların çoğu Andrew'u sigorta şirketlerine yalan söylememesi konusunda uyarırken, bazıları farklı deneyimlerini paylaştı. Bir kullanıcı,

Otomobil Sektöründe Yalan ve Aldatmacanın Farklı Yüzleri: Emily'nin Kabusu

Tıpkı araç sigortası primlerini düşürmek için yapılan yanlış kilometre beyanları gibi, otomobil alım-satım süreçlerinde de tüketicileri mağdur eden çeşitli yanıltıcı taktikler bulunmaktadır. Özellikle bayilerde yaygınlaşan 'yemleme ve değiştirme' (bait-and-switch) taktiği, birçok alıcının hem zamanını hem de parasını boşa harcamasına neden olabilmektedir. İki çocuk annesi ve 39 haftalık hamile Emily'nin yaşadığı deneyim, bu tür etik dışı uygulamaların tipik bir örneğidir. Emily, internette beğendiği bir aracı almak için iki saatlik yolculuk yapmasına rağmen, bayiye ulaştığında aracın satıldığını ve sadece 25.000 dolar daha pahalı bir modelinin bulunduğunu öğrendi. Bu durum, aracı cazip bir fiyatla reklam ederek müşteriyi bayiye çekmeyi, ardından daha pahalı veya farklı bir aracı satmaya zorlamayı hedefleyen yaygın bir dolandırıcılık yöntemidir. Otomobil alışverişi sürecinde karşılaşılan bu tür kabuslar ve dolandırıcılık hikayeleri hakkında daha detaylı bilgi edinmek ve bilinçli bir tüketici olmak için otomobil alışverişi kabusu ve dolandırıcılık hikayeleri başlıklı içeriğimizi ziyaret edebilirsiniz.

Tüketiciler 'Yemleme ve Değiştirme' Taktiğinden Nasıl Korunabilir?

Emily'nin hikayesi, otomobil alıcılarının karşılaşabileceği riskleri gözler önüne seriyor. Neyse ki, Federal Ticaret Komisyonu'nun (FTC) 2024 Temmuz'unda yürürlüğe giren CARS Kuralı, fiyat, finansman veya araç müsaitliği hakkında yanıltıcı beyanları yasaklayarak ve bayilerin teklif fiyatı, toplam ödemeler ve isteğe bağlı eklentiler hakkında şeffaf bilgi vermesini zorunlu kılarak tüketiciyi korumayı amaçlıyor.

'Yemleme ve Değiştirme' Taktiğinin İşaretleri:

  • Gerçek olamayacak kadar iyi görünen fiyatlarla reklamlar.
  • Bayinin reklamı yapılan aracı göstermeyi reddetmesi.
  • Aracın müsait olmaması için çeşitli bahaneler sunulması.
  • Gereksiz eklentiler veya garantiler satın almaya yönelik baskı.
  • Finansman koşullarında ani değişiklikler.

Kendinizi Korumak İçin Atılacak Adımlar:

  • Reklamların küçük yazılarını dikkatle okuyun ve aracın müsaitliğini doğrulatın.
  • Tüm teklifleri yazılı olarak alın.
  • Tüm ücretler dahil 'kapıdan çıkış' toplam fiyatını net bir şekilde anlayın.
  • Bir şeyler yanlış hissettiriyorsa, uzaklaşmaktan çekinmeyin.

Oto Servislerinde Güven Sorunu: Tamircinin Müşteri Aracını Kişisel Kullanımı

Sigorta dolandırıcılıkları veya satış taktiklerinin yanı sıra, otomobil sektöründe güven ve şeffaflık arayışı sadece satış süreçleriyle sınırlı kalmamaktadır. Servis ve tamir hizmetlerinde de ciddi etik sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Sosyal medya platformu TikTok'ta viral olan şaşırtıcı bir olayda, bir araç sahibinin tamircisine bıraktığı aracıyla, tamircinin ailesini kiliseye götürdüğünü fark etmesi büyük yankı uyandırdı. @gelsadas02 kullanıcı adlı araç sahibi, Dodge marka aracını servise bıraktıktan sonra yaşadığı bu şaşkınlığı TikTok hesabından paylaştı ve "Az önce tamircimi ve bütün ailesini arabamla kiliseye giderken gördüm" ifadelerini kullandı. Paylaşımına "Bu çılgınlık" notu ve gülen emojileri ekleyen @gelsadas02, olayın detayları hakkında başka bilgi vermese de, video hızla yayılarak 85.600'den fazla izlenmeye ulaştı. Bu olay, oto servislerinde müşteri güveninin ne denli hassas olduğunu ve bir tamircinin, müşteriye ait aracı sahibinin açık izni olmaksızın kişisel amaçlar için kullanmasının kabul edilemez bir davranış olduğunu gösteriyor. Bu durum, servis anlaşmasının ihlali sayılabileceği gibi, bazı durumlarda yetkisiz kullanım veya hırsızlık olarak bile değerlendirilebilir. Oto servislerinin araçları yalnızca teşhis, onarım doğrulaması veya park alanı içinde hareket ettirme gibi işlevsel ve izin verilen amaçlar için kullanma hakkı bulunur. Uzun süreli veya kişisel kullanımlar kesinlikle yasal değildir ve etik dışıdır. Oto servislerinde yaşanan bu tür güven sorunları, müşteri hakları ve viral olaylarla ilgili detaylı bilgi için tamirci-müşteri güven sorunları ve hakları üzerine içeriğimizi inceleyebilirsiniz.

Ancak, müşteri araçlarının izinsiz olarak "keyif sürüşüne" çıkarılması gibi durumlar, tamir servislerine olan güveni derinden sarsan ciddi sorunlardan biridir. TikTok kullanıcısı Salya Cubias'ın yaşadıkları bu endişeyi bir kez daha gözler önüne serdi; tamir sonrası aracını teslim aldığında Bluetooth sistemine tanımadığı bir iPhone'un bağlı olduğunu ve yakıt deposunun önemli ölçüde azaldığını fark etti. Bu durum, aracının kendisinden habersiz kullanıldığına dair güçlü bir şüphe uyandırdı. Oto tamir servislerinde yaşanan bu tür "keyif sürüşü" skandalları, tüketici hakları ve güven ilişkisi üzerine daha detaylı bilgi için oto tamir servisi, araba keyif sürüşü skandalı ve tüketici hakları üzerine yazımızı okuyabilirsiniz.

Geçmişte Yaşanan Benzer Vakalar: Tek Başına Bir Olay Değil

Salya Cubias'ın ve @gelsadas02'nin deneyimleri münferit olaylar değil. Geçmişte de benzer 'keyif sürüşü' iddiaları gündeme gelmişti. Bu tür durumlar, tamir servisleri ve araç sahipleri arasındaki güven ilişkisini derinden sarsıyor.

2019 yılında Jalopnik dergisi, bir araç sahibinin 2016 model Range Rover'ını servise verdikten sonra kilometre sayacına 425 mil eklendiğini ortaya çıkarmıştı. Yol testi adı altında yapılan bu 'sürüşlerin' gece yarısı barlar, restoranlar ve hatta bir konsere yapıldığı, araçtaki kayıt defterinden anlaşılmıştı. Avukat Steve Lehto, bu gibi durumlarda tüketicilerin yasal olarak paralarını geri almakta çok kısıtlı haklara sahip olduğunu belirtmiş ve dürüst online yorumlar yapmayı önermişti.

Yakın zamanda The Auto Wire tarafından bildirilen bir başka olayda ise Louisiana'da bir BMW sahibi, tampon boyası için aracını servise bırakmıştı. Oldukça basit bir işlem olan tampon boyamasının, test sürüşü gerektirmemesi beklenirken, servis sahibinin 19 yaşındaki torunu iddiaya göre araçla 'keyif sürüşüne' çıktı. Araç sahibi tam geri ödeme talep edince, servis sahibi olayın 'kendi kontrolü dışında' geliştiğini savunarak anlaşmazlığa yol açtı.

"Müşterinin aracı, tamir atölyesi için bir emanettir. Bu emanetin, belirlenen hizmet kapsamının dışında kullanılması, hem güveni zedeler hem de ciddi yasal sorumluluklar doğurur."

Araç Sahipleri Oto Servislerinde Kendilerini Nasıl Koruyabilir?

Olası suistimallerin önüne geçmek ve haklarınızı korumak için bazı basit adımlar atabilirsiniz:

  • Servis Politikalarını Sorun: Aracı teslim etmeden önce, servis test sürüşleri ve araçların gece boyunca atölyede kalmasıyla ilgili politikalarını net bir şekilde öğrenin.
  • Teslim Öncesi Kontrol ve Kayıt: Anahtarları teslim etmeden önce aracınızın kilometre sayacının, yakıt seviyesinin ve hatta içerideki özel eşyaların fotoğrafını çekin veya kilometresini not alın. TikTok yorumcuları da sıkça bu yöntemi tavsiye ediyor.
  • Güvenilir Servis Seçimi: Her zaman iyi referansları olan, tanınmış ve güvenilir servisleri tercih edin. Online yorumlar ve yakın çevrenizin deneyimleri bu konuda size yol gösterebilir.
  • Dikkatli Olun ve İletişim: Aracı teslim aldığınızda kilometre farkı, beklenmedik otoyol geçiş ücretleri veya aracın durumu gibi şüpheli bir durum fark ederseniz, servis yetkilileriyle iletişime geçmekten çekinmeyin.
  • Sınırları Belirleyin ve Haklarınızı Savunun: Aracınızın nasıl kullanılacağına dair açık sınırlar koyma hakkınız vardır. Eğer tamirci bu sınırları aşarsa, itiraz edebilir ve hatta yasal yollara başvurabilirsiniz.

TikTok Kullanıcılarından Sert Tepkiler ve Benzer Hikayeler

@gelsadas02'nin videosu, pek çok izleyiciyi şaşkına çevirdi. Bir tamircinin bu kadar pervasızca bir müşterinin aracını kişisel işleri için kullanmasına anlam verilemedi. Yorumlarda sıkça karşılaşılan tepkiler arasında tamirciyle anında yüzleşme, yedek anahtarla aracı geri alma ve hatta kilisenin içine kadar girip durumu cemaate duyurma önerileri vardı.

  • "Yedek anahtarı olurdu ve kendisiyle ailesi eve yürüyerek dönerdi."
  • "Hemen yedek anahtarımı alır, arkadaşıma arabayı aldırırdım. Sonra hiçbir şey olmamış gibi kiliseye geri dönerdim. Pazartesi günü ise tamirciye araç hakkında güncelleme almak için giderdim."
  • "Ben o kiliseye girer, anahtarlarımı ister ve arabamla oradan ayrılırdım! Cemaate de müşterisinin malını kötüye kullandığını söylerdim. Sonra dava açardım çünkü muhtemelen tek kurban ben değilimdir!"

Bazı kullanıcılar ise kendi başlarına gelen benzer olayları paylaştı. Bir kullanıcı, fren değişimi için bıraktığı aracını 150 mil (yaklaşık 240 km) daha fazla kilometreyle geri aldığını belirtirken, bir diğeri "Birçok küçük tamirci bunu yapıyor, dikkatli olun" uyarısında bulundu.

Bu tür olaylar, oto tamir sektöründe müşteri güveninin ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha gösteriyor. Tamirciler ve servisler için bu, sadece yasal bir ihlal değil, aynı zamanda itibarı zedeleyen ve sektör genelinde güven kaybına yol açan bir etik problemidir. Müşteriler, araçlarını teslim ettikleri kişilere güvenmek isterler ve bu güvenin suistimal edilmesi kabul edilemez.

Elbette, sektörde dürüst ve işini layıkıyla yapan binlerce tamirci bulunuyor. Ancak, münferit gibi görünen bu tür vakalar, tüm sektöre olumsuz bir gölge düşürebilir. Servislerin, çalışanlarını bu konularda sıkı bir şekilde bilgilendirmesi, şeffaf politikalar uygulaması ve denetim mekanizmalarını güçlendirmesi büyük önem taşımaktadır. Müşterilerin de bilinçli olması, haklarını bilmesi ve bu hakları aramaktan çekinmemesi, bu tür suistimallerin önüne geçmede kritik rol oynayacaktır.

Sonuç olarak, tamirci-müşteri ilişkisinde karşılıklı güven ve şeffaflık, sağlıklı bir işleyişin temelini oluşturur. Bu güvenin sarsıldığı her olay, sadece bireyleri değil, tüm bir sektörü etkilemektedir.

Sıra Dışı ve Riskli Arıza Tespiti: Kaputta Seyahat Eden Tamirci Trendi

Otomobil sektöründeki etik tartışmalar sadece aldatıcı satış pratikleri veya servis suistimalleriyle sınırlı değil; bazen arıza tespiti gibi teknik alanlarda da dikkat çekici ve sıra dışı yöntemlerle karşılaşılabilmektedir. Son dönemde TikTok'ta viral olan bir video, araç arızalarını tespit etme konusunda bazı teknisyenlerin ne denli alışılmadık yöntemlere başvurabildiğini gözler önüne serdi. "Oto Tamirde Kaputta Tamirci" TikTok trendi olarak gündeme gelen bu olayda, Stacy (@stacymariekay) adlı kullanıcı tarafından paylaşılan görüntülerde, bir Audi servisi otoparkında kaputu açık halde yavaşça hareket eden bir aracın ön kısmına eğilmiş bir teknisyen, motor sesini daha yakından dinlemek için kelimenin tam anlamıyla kaputun üzerinde seyahat ederken görülüyor. Stacy'nin "Arabamdan bir ses geldiğini söylediğimde, bayiden beklediğim tam olarak bu" notuyla paylaştığı bu video, kısa sürede 10 milyondan fazla izlenmeye ulaşarak dünya genelinde büyük bir tartışma başlattı. Bu durum her ne kadar tamirciye duyulan 'tutkuyu' gösterse de, güvenlik açısından ciddi riskler taşımakta ve modern diagnostik yöntemlerin gerisinde kalmaktadır. Uzmanlar, hareket halindeki bir aracın kaputu üzerinde bulunmanın düşme, savrulma gibi ciddi yaralanma riskleri barındırdığını ve günümüz araçlarında gelişmiş sensörler ile bilgisayar destekli sistemlerin çok daha güvenli ve etkili teşhis imkanları sunduğunu belirtmektedir.

Halktan Gelen Yorumlar ve Uzman Perspektifi

Videonun altına binlerce yorum yağdı. Kullanıcılar, bu seviyede bir müşteri hizmeti ve mekanik tanı tutkusunu takdir ettiklerini dile getirirken, bazı yorumlar olayın potansiyel tehlikelerini ve absürt yönlerini de işaret etti.

"Bunu tamircime göstereceğim ve ona daha fazla tutku, daha fazla enerjiye ihtiyacım olduğunu söyleyeceğim," yazan bir kullanıcı, durumun mizahi yönünü vurguladı. Bir diğeri ise "Bu, arıza teşhis sürüşünün zirvesi," diye espri yaptı.

Ancak otomotiv sektöründe çalıştığını belirten bir yorumcu, "Bir bayi çalışanı olarak teyit edebilirim, teknisyenlerimiz bunu SIK SIK yapar," ifadesiyle şaşırtıcı bir içgörü sundu.

Uzman Görüşü: Güvenlik Riskleri ve Modern Alternatifler

Motor sesini dinlemek için kaput üzerinde yolculuk etmek, her ne kadar film sahnelerinden fırlamış gibi görünse de, otomotiv dünyasında yaygın veya güvenli bir teşhis yöntemi değildir. Bu durum, hem teknisyenin sağlığı ve güvenliği açısından ciddi riskler taşır hem de modern teşhis tekniklerinin sunduğu olanakların gerisinde kalır.

  • Güvenlik Riski: Hareket halindeki bir aracın açık kaputu üzerinde bulunmak, düşme, savrulma veya araç parçalarına takılma gibi ciddi yaralanma riskleri barındırır. Bu tür bir yaklaşım, iş sağlığı ve güvenliği standartlarıyla çelişir.
  • Modern Alternatifler: Günümüz araçları, hareketsiz halde motor çalıştırılarak veya gelişmiş diagnostik makineleri kullanılarak ses problemleri dahil olmak üzere birçok arıza için detaylı bir şekilde kontrol edilebilir. Gelişmiş sensörler ve bilgisayar destekli sistemler, insan kulağının tespit edemeyeceği detayları bile ortaya çıkarabilir.
  • Yetersiz Tanı: Aracın içinde yapılan bir sürüş testi genellikle sesin nereden geldiği hakkında yeterli ipuçlarını sağlar. Teknisyenin dışarıda olması, güvenliği riske atarken ek bir tanı değeri sağlamaz ve her zaman daha az riskli yöntemler tercih edilmelidir.

Oto Servisler Yarışma Arenasına Dönüştü: Chrysler Teknisyen Seçimi Viral Oldu!

Otomotiv sektöründe müşteriyle bağ kurmanın ve dikkat çekmenin yolları sürekli evriliyor. Tüketicilerin araç alımı ve servis araştırmalarında sosyal medyayı birincil kaynak olarak kullandığı günümüzde, markaların kalabalık içinde sıyrılmasını sağlayacak otantik içerikler büyük önem taşıyor. Son zamanlarda, Massachusetts'teki bir Chrysler bayiliğinin uyguladığı sıra dışı ve eğlenceli pazarlama stratejisi, dijital dünyanın gündemine oturmayı başardı ve oto servisler yarışması: Chrysler teknisyen seçimi viral oldu başlığıyla geniş yankı uyandırdı.

Metro Chrysler Dodge Jeep Ram bayisi, servis teknisyenlerini tanıtırken 90'ların popüler dövüş oyunlarından ilham alarak adeta bir 'teknisyen seçme arenası' yarattı. Geçtiğimiz Ağustos ayında Facebook'ta paylaşılan 20 saniyelik bir video, Tekken 3 veya Soul Calibur gibi efsanevi arcade oyunlarını oynayarak büyüyen herkes için tam bir nostalji bombası oldu. Video, bayinin altı gerçek teknisyenini, döner kamera açıları ve o bilindik karakter seçim ekranı atmosferiyle seçilebilir 'savaşçılara' dönüştürüyordu. Bu sadece komik bir numara olmaktan öte, bayilerin gürültü içinde seslerini duyurabilmek ve müşteri ilgisini çekebilmek için ne kadar sosyal medya zekasına ihtiyaç duyduğunu da gözler önüne serdi.

Aletler Silaha Dönüşüyor: Teknisyenlerin Özellikleri

'Teknisyenini Seç' sloganıyla retro bir sans serif fontla ekranda beliren video, pikselleşmiş 'PRESS START' düğmesiyle klasik turuncu-sarı bir geçişle parlıyordu. Her teknisyen sırayla dükkan zemininde parladığı anları yaşarken, otomobil aletlerini sanki dövüş sanatları silahlarıymış gibi kullanıyor ve güçlü/zayıf yönleri ekranda yanıp sönüyordu. İşte o teknisyenler ve dikkat çeken özellikleri:

  • Kyle: 'En hızlı lastik değiştirici' ve 'küçük yerlere sığabilir' olarak tanıtılıyor. Zayıf yönü ise 'üst rafa ulaşamaması'. Videoda lastik demirlerini adeta nunçaku gibi sallaması dikkat çekiyor.
  • Eric (Servis Amiri): 'Usta Chrysler teknisyeni' olarak güçlü yönleriyle öne çıkarken, 'mide' ve 'alıngan' gibi esprili zayıf yönlere sahip. Omuzunda bir timsah klipsli test cihazıyla yeterliliğini sergiliyor.
  • Ian: Videonun en çok konuşulan karakteri olabilir. Güçlü yönleri arasında 'iki turbo kaldırabilir' ve 'uzun boylu olması' yer alıyor. Ancak zayıf yönü, 'Miata sürmesi' olarak belirtilmiş ki bu, izleyicileri 'apex mühür' demeden taraf seçmeye itti!
  • Jamison: 'Her zaman pozitif' ve 'hızlı yağ değişimi' yapmasıyla tanınan 'sonsuz optimist' olarak ekipteki yerini alıyor. Ancak 'yepyeni olması' dengeleyici bir zayıf yön olarak sunulmuş.
  • Justin: 'Organize' biri olarak tanıtılsa da, 'yedek parça departmanından gelmiş olması' onun için esprili bir 'damga' olmuş.
  • Jose: Süspansiyon uzmanı olan Jose'nin tek kusurları 'dağınık olması' ve 'yüzme bilmemesi' olarak gösteriliyor.

Miata Tartışması ve Sosyal Medya Yankıları

Özellikle Ian'ın 'Miata sürmesi' zayıflığı, sosyal medyada büyük bir tepki ve eğlence dalgası yarattı. Bazı yorumcular, 'Miata sürmenin bir zayıflık olduğunu düşünmek' saçma bulurken, diğerleri 'bir Chrysler bayisinde Miata sürenin, aslında çalışan tek araç olduğunu' esprili bir dille ifade etti. Jose'nin 'dağınık ve yüzme bilmiyor' olması da izleyicilerin dikkatini çekerek, bu 'yüzme bilmeme' detayının nasıl göz ardı edildiğini sorgulayan yorumlara neden oldu. Bu eğlenceli tanıtım, sadece gülmekle kalmayıp, birçok izleyicinin teknisyenlerde kendinden bir şeyler bulmasına da yol açtı. Kimi Eric'in 'mide' zayıflığına, kimi de Justin'in 'yedek parça departmanından gelme' geçmişine empati kurdu.

''Miata sürüyor' esprisine koptum! Chrysler bayisi olduğunu düşünürsek, galiba oradaki tek çalışan araç o.'' - Pillze Drew

''Miata sürmenin bir zayıflık olduğunu hayal edin.'' - Josh Eaton

Dijital Çağda Otomotiv Pazarlaması: Eğlence ve Güven Dengesi

Metro Chrysler'ın bu 'oyun' temalı girişimi, otomotiv bayiliklerinin pazarlama stratejilerinde nereye doğru gittiğinin güçlü bir göstergesi. Artık tüketiciler, araç alımı ve servis araştırmalarında sosyal medyayı birincil kaynak olarak kullanıyorlar. Bu tür eğlence tabanlı, kişiselleştirilmiş ve otantik içerikler, markaların kalabalık içinde sıyrılmasını sağlıyor. Bu dönüşümün bir başka örneği olarak, lüks otomobil markaları da genç kitlelerin algısını değiştirmek için sosyal medya fenomenlerinden faydalanıyor. Genç bir TikTok fenomeni olan Laura Whitty'nin, daha önce 'eski' veya 'pahalı' olarak algıladığı Lincoln markası hakkında, bir bayiyi ziyaret edip Lincoln Corsair modelini deneyimledikten sonra "mutlaka tavsiye etmeliyim" şeklindeki görüş değişimi, markaların yeni nesil alıcılarla bağ kurmadaki başarısını gözler önüne seriyor. Albany, New York'taki başka bir bayinin The Office TV dizisinden esinlenerek video serileri yapması da mizahın satış gücünü kanıtlıyor.

Peki, bu strateji uzun vadede gerçekten güven inşa ediyor mu? Bir teknisyenin 'Miata sürmesi' ya da 'yüzme bilmemesi' gibi özellikler, karmaşık bir motor arızasını giderme yeteneği hakkında ne söylüyor? Elbette, bu eğlenceli bir yaklaşım ve markayı insanlaştırıyor. Ancak nihayetinde, tüketicilerin servis seçimi yaparken aradığı asıl şey, teknik yeterlilik ve güvenilirliktir. Bu tür kampanyalar, ilk teması kurmak, bir sohbet başlatmak ve markaya sempati kazandırmak için harika. Ancak bu sempati, kaliteli hizmetle desteklenmediği sürece kalıcı bir müşteri sadakatine dönüşmeyebilir. Bu, eğlencenin ve profesyonelliğin doğru dengesini bulmanın önemini vurguluyor. Bayilikler için ise, bu tür içerikler, ekibinin kişiliklerini sergileyerek 'robot' imajından sıyrılma ve daha samimi bir marka algısı yaratma fırsatı sunuyor.

Metro Chrysler'ın yaklaşımı, nostaljiyi, eğlenceyi ve otantikliği bir araya getiriyor. Müşterilere gerçek teknisyenleri, gerçek kişilikleri ve ilginç özellikleriyle sunarak güven inşa etmeye çalışıyorlar. Aracınızı Miata süren uzun boylu adama emanet edip etmeyeceğinizden bağımsız olarak, bu servisin iş yaparken eğlenmekten çekinmediğini biliyorsunuz. Bu tür yaratıcı kampanyalar, sektördeki diğer oyuncular için de ilham kaynağı olabilir ve dijital çağda müşteri etkileşiminin nasıl yeniden tanımlandığını gösteriyor.

Bu bölümün kaynakları: Metro Chrysler'ın viral pazarlama kampanyası detayları Motor1.com adresinden derlenmiştir.

Dijital Yolculuk Platformlarında Güvenlik Tartışmaları: Uber Sürücü Tacizi Olayı

Oto servislerinde yaşanan güven sorunlarının yanı sıra, dijital yolculuk platformları da benzer etik ve güvenlik ikilemleriyle karşı karşıya. Vancouver'da yaşayan Kodi isimli bir yolcunun Uber yolculuğu, sürücünün rahatsız edici diyalogları ve uygunsuz yaklaşımlarıyla sosyal medyada büyük yankı uyandırdı ve kısa sürede viral hale geldi. Bu olay, Uber gibi platformlardaki yolcu güvenliği endişelerini ve sürücü davranışlarının sınırlarını bir kez daha gündeme taşıdı. Daha fazla detay ve benzer olaylar için Uber sürücü tacizi ve yolcu güvenliği hakkında TikTok paylaşımlarına göz atabilirsiniz.

Rahatsız Edici Diyaloglar ve Sürücünün Sınır Tanımaz Tavırları

Kodi'nin anlatımına göre, havalimanına giderken sürücü, Uber'in kendilerine ödediği ücretlerden şikayet ederek sohbeti başlattı. Çalışma saatlerini soran Kodi'ye, sürücü Pazar günlerinin dinlenme günü olduğunu, ancak bu günü "yakınlaşmak için" de kullanabileceğini ima etti. Ardından kişisel telefon numarasını doğrudan hizmet ayarlamak için kullanıp kullanamayacağını sorarak, Kodi'nin "Yolculuklar için mi?" sorusuna "Yolculuklar için ya da başka bir şey için" yanıtını verdi. Nezaketen numarasını alan Kodi, sürücünün kendisine "Çok güzelsin" dediğini ve haftanın diğer günleri de buluşmak isterse işine ara verebileceğini söylediğini dile getirdi.

Kodi, yaşadıklarını şöyle özetliyor: "Bu senaryoda hemen durduracak kişi olacağımı düşünürdüm ama olamadım. Resmen titriyordum. Kendimi savunmalıydım ama çaresiz ve korkmuştum."

Fiziksel Tacize Varan İddialar ve "Kayıp Eşya" Bahanesi

Yolculuğun sonlarına doğru taciz giderek arttı. Kodi, sürücünün tahrik olduğunu söyleyerek "Seninle konuşunca uyanıyor" dediğini ve cinsel organını işaret ettiğini iddia etti. Havalimanına vardıklarında, bagajlarına yardım ederken sürücünün pantolonunu işaret ederek "Bana ne yaptığını görüyor musun?" demesiyle Kodi dehşete kapılarak hızla uzaklaştı. Olaydan kısa bir süre sonra, Uber'den sürücünün kayıp bir eşya nedeniyle kendisiyle iletişime geçmeye çalıştığına dair bir bildirim alması ise durumu daha da şüpheli hale getirdi.

Ortak Deneyimler ve Uber'in İlk Yanıtı

Kodi'nin TikTok'ta paylaştığı video kısa sürede on binlerce izlenmeye ulaşarak benzer deneyimler yaşayan diğer kullanıcıların da dikkatini çekti. Bazı yorumcular aynı sürücüyle daha önce de benzer rahatsız edici durumlar yaşadıklarını belirtti:

  • "Durdurun, ben de ona denk geldim ve bana da tuhaf davranmıştı!"
  • "Aman Tanrım, birkaç hafta önce o sürücü bendeydi ve numaramı istemeye kadar gitmedi ama ödemeden şikayet ediyordu."

Olayın viral hale gelmesinin ardından Uber'in resmi TikTok hesabı, durumun "son derece endişe verici" olduğunu belirterek Kodi'den özel mesaj yoluyla detayları paylaşmasını istedi ve inceleme başlatılacağını bildirdi.

Uber'in Güvenlik Paradoksu: İddialar ve Şirketin Savunması

Bu tür olaylar, Uber gibi platformların güvenlik taahhütlerini sorgulatıyor. Uber, web sitesinde güvenliğin temel bir unsur olduğunu ve cinsel tacizi azaltmak için milyarlarca dolar yatırım yaptığını iddia etse de, güvenlik verileri tartışmalı sonuçlar sunuyor.

Güvenlik Verileri Karşılaştırması

New York Times'ın 2017-2022 dönemi araştırması, Uber'in 400.000'den fazla cinsel saldırı şikayeti aldığını öne sürerken, bu durumun her sekiz dakikada bir Uber sürücüsü tarafından cinsel saldırıya uğrayan bir kişi olduğu anlamına geldiği iddia edildi. Uber ise bu sayıların yanlış olduğunu ve iddiaların büyük çoğunluğunun "daha az ciddi ve fiziksel olmayan nitelikte" olduğunu savunarak karşı çıktı. Şirket, aynı dönemde ABD'de gerçekleşen 6.3 milyar Uber yolculuğuna kıyasla tüm raporların toplam yolculukların yalnızca %0.006'sına tekabül ettiğini belirtti.

Veri Kaynağı Cinsel Saldırı Şikayet Sayısı Toplam Yolculuk Sayısı Şikayet Oranı
New York Times (İddia) 400.000+ - Her 8 dakikada bir (tahmini)
Uber'in Savunması "Daha az ciddi ve fiziksel olmayan büyük çoğunluk" 6.3 Milyar %0.006

Yolcular İçin Ne Anlama Geliyor ve Nasıl Bir Denge Kurulmalı?

Kodi'nin ve benzer olayların ortaya çıkması, dijital çağda hizmet alan herkes için güvenlik meselesinin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gösteriyor. Uzmanlar, rahatsız edici bir durumla karşılaşıldığında sessiz kalmak yerine mümkünse hemen tepki verilmesini, güvenli bir şekilde araçtan inilmesini ve durumu derhal platforma bildirilmesini tavsiye ediyor. Ayrıca, yolculuk bilgilerini güvendiğiniz kişilerle paylaşmak ve beklenmedik durumlar için hazırlıklı olmak da önemli.

Uber gibi şirketlerin, güvenlik iddialarını şeffaf bir şekilde ele alması ve hem teknolojik önlemlerle hem de sürücü eğitimleriyle bu tür olayların önüne geçmek için sürekli çaba göstermesi büyük önem taşıyor. Ödeme şikayetleriyle başlayan bir sohbetin, cinsel tacize kadar varan bir sürece dönüşmesi, platformların sadece teknik değil, insani denetim mekanizmalarını da gözden geçirmesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor.

Otomotiv Sektöründe Geniş Çaplı Güven ve Kalite Sorunları: Markalar Nelerle Mücadele Ediyor?

Chevrolet Malibu "Shift to Park" Arızası: Binlerce Sürücünün Ortak Kabusu

Otoparka yanaştınız, vites kolunu "Park" konumuna getirdiniz ve anahtarı çevirdiniz... Ancak aracınız size park etmediğinizi, hatta motoru kapatamayacağınızı söylüyor. Chevrolet Malibu sahiplerinin yakından tanıdığı bu sinir bozucu senaryo, son zamanlarda binlerce sürücünün ortak kabusu haline geldi. Sosyal medyada viral olan bir video ile tekrar gündeme gelen bu sorun, basit bir uyarıdan çok daha fazlası. Bu kronik arızanın çözümleri ve hukuki süreci hakkında daha fazla bilgi edinmek için Chevrolet Malibu Shift to Park arızası çözümleri ve hukuki süreç başlıklı içeriğimize göz atabilirsiniz.

TikTok'tan Mahkeme Salonlarına: Başlayan Bir Sürücünün Hikayesi

Malibu sahibi Auravee (@auravee_reads) adlı bir kullanıcının TikTok'ta paylaştığı video, aracının "Shift to Park" uyarısı vermesi üzerine yaşadığı çaresizliği gözler önüne serdi. Vites kolu fiziksel olarak "P" konumunda olmasına rağmen, araç sistemi bunu algılayamıyordu. Auravee, yaklaşık 10 dakika boyunca aracı defalarca kapatıp açtıktan sonra nihayet sorunundan kurtulabildiğini belirtti. Ancak bu, milyonlarca kullanıcı için anlık bir çözümden öte, kronik bir problem. Bu tür videolar, sorunun bireysel bir talihsizlik değil, geniş çaplı bir üretim hatası olabileceği şüphelerini artırıyor.

"Shift to Park" Hatası Nedir ve Neden Ortaya Çıkıyor?

"Shift to Park" uyarısı, isminden de anlaşılacağı üzere, sürücüyü vites kolunu park konumuna getirmeye teşvik eden bir bildirimdir. Ancak Chevrolet Malibu ve diğer bazı General Motors (GM) araçlarında (özellikle 2016-2023 model yılları arasında), vites kolu zaten "P" konumundayken bu uyarı sürekli yanmaya devam ediyor. Bu durumun temel nedeni, vites kolu düzeneğindeki arızalı bir sensör veya mekanik anahtarın, aracın parkta olduğunu algılayamamasıdır. Bu küçük ama kritik bileşendeki bir hata, aracın motorunun kapanmasını, anahtarın yerinden çıkarılmasını veya bazı durumlarda aracın kilitlenmesini engelliyor.

ABD Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği İdaresi (NHTSA) kayıtlarına geçen bir şikayette, "Araç park konumunda olmasına rağmen kapanmıyor. Gösterge panelinde 'Shift to Park' yazısı çıkmaya devam ediyor. Yetkili servis yeni bir vites düzeneği gerektiğini söylüyor." ifadeleri, sorunun ciddiyetini gözler önüne seriyor.

Hangi Modeller Etkilendi ve GM Bu Konuda Ne Yaptı?

Sorun, başta Chevrolet Malibu'nun 2016-2023 model yılları arasında yaygın olarak rapor edilse de, Chevrolet Traverse ve GMC Acadia gibi diğer GM araçlarında da benzer şikayetler görülmüştür. General Motors, bu yaygın sorun üzerine bir Teknik Servis Bülteni (TSB 19-NA-206) yayınlayarak bayilere onarım prosedürleri hakkında bilgi vermiştir. Çoğu durumda, vites düzeneği içindeki mikro anahtarın veya kablo demetinin değiştirilmesi önerilirken, bazen tüm vites düzeneğinin değişimi gerekebiliyor. Bu durum, sektör uzmanları tarafından yıllardır dile getirilen General Motors araçlarındaki kronik sorunların, özellikle Aktif Yakıt Yönetimi (AFM) sistemi ve bazı şanzıman arızaları gibi, bir devamı niteliğinde olduğu iddialarını da beraberinde getirmektedir.

Etkilenen Başlıca Modeller ve Durum

  • Chevrolet Malibu: Genellikle 2016-2023 model yılları.
  • Chevrolet Traverse: Benzer şikayetler mevcut.
  • GMC Acadia: Benzer şikayetler mevcut.
  • GM'in Yanıtı: Bayilere yönelik TSB 19-NA-206 bülteni yayınlandı. Garanti kapsamındaki araçlarda ücretsiz onarım yapıldığı rapor edildi.

Tüketici Hakları ve Yasal Süreç: Sınıf Davası Açıldı

Sorunun geniş çapta yayılması, hukuki süreçleri de beraberinde getirdi. Consumer Reports'un aktardığına göre, 2020 yılında General Motors'a karşı, Malibu ve diğer etkilenen GM araçlarındaki "Shift to Park" sorunu nedeniyle bir sınıf davası (toplu dava) açıldı. Davacılar, GM'in bu sorunu bildiğini ancak yine de etkilenen araçları satmaya devam ettiğini iddia ediyorlar. Bu durum, üreticilerin bilinen hatalara karşı sorumluluğunu ve tüketicilerin güvenini bir kez daha gündeme getiriyor.

Malibu Sahipleri İçin Çözüm Önerileri ve İpuçları

Eğer aracınız bu sorunla karşılaşıyorsa, işte deneyebileceğiniz bazı yöntemler ve atabileceğiniz adımlar:

  • Hızlı Geçici Çözüm: Vites kolunu "Park" konumuna getirdikten sonra hafifçe ileri geri sallamak, bazı sürücüler için sensörü kandırarak sorunu geçici olarak çözebiliyor.

  • Kendin Yap (DIY) Onarımı: Mekanik bilgiye sahip sürücüler, arızalı mikro anahtarı değiştirmek için çevrimiçi onarım kitleri bulabilirler. Ancak bu işlem, kalan garantiyi geçersiz kılabilir.

  • Profesyonel Onarım: Yetkili servislerde tam vites düzeneği değişimi 300 ila 600 dolar arasında değişebilir. Bağımsız tamircilerde daha uygun fiyatlar bulunabilir.

  • Sorunu Belgeleyin ve Şikayet Edin: Garanti kapsamı dışındaysanız, NHTSA'ya (Türkiye için Tüketici Hakem Heyetleri veya Rekabet Kurumu'na) resmi bir şikayette bulunmak, gelecekteki geri çağırmalar için baskı oluşturmaya yardımcı olabilir.

  • Garanti Kapsamını Sorgulayın: Aracınızın hala garanti kapsamında olup olmadığını veya GM'in "müşteri memnuniyeti programları" adı altındaki gizli garanti uzatmalarının durumunu yetkili satıcınızdan VIN numaranızla sorgulayın.

Bu bağlamda, otomotiv devi Ford da benzer sorunlarla mücadele eden markalardan biri olarak öne çıkmaktadır. Yıl içerisinde Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği İdaresi (NHTSA) tarafından açıklanan ardı ardına gelen geri çağırmalarla zor günler geçiren şirket, bu yılki geri çağırma sayısını 108'e yükselterek sektör genelindeki toplam geri çağırmaların neredeyse %40'ını tek başına oluşturmuştur. Son olarak duyurulan dört yeni geri çağırma kararı ile yaklaşık 1.17 milyon Ford ve Lincoln marka aracın etkileneceği belirtilmiştir. Bu durum, Ford'un güvenlik standartları ve kalite kontrol süreçleri hakkında ciddi soru işaretleri yaratmaktadır. Ford'un yaşadığı bu devasa geri çağırma kabusu hakkında daha fazla detaylı bilgi için Ford geri çağırma kabusu: 1 milyon araç güvenlik endişeleriyle servise çağrıldı başlıklı içeriğimize göz atabilirsiniz.

Otomobil endüstrisinde tüketici güvenini sarsan bu tür durumlar sadece General Motors ile sınırlı kalmamaktadır. Yakın zamanda ABD Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği İdaresi (NHTSA) tarafından Honda ve Acura markalarına ait yaklaşık 1.4 milyon aracın federal soruşturmaya alındığı haberleri, sektördeki geniş çaplı sorunlara dikkat çekmiştir. Markanın yaygın olarak kullandığı 3.5 litrelik V6 motorlarda meydana geldiği iddia edilen biyel kolu yatağı arızaları, motor gibi aracın kalbi niteliğindeki temel bir bileşendeki kusurun, yol güvenliği için ne denli büyük bir tehdit oluşturabileceğini gözler önüne sermektedir. Bu tür ciddi motor arızaları, sadece yüksek maliyetli onarımlara yol açmakla kalmayıp, sürüş esnasında motorun aniden kilitlenmesine neden olarak potansiyel kazalara davetiye çıkarabilir. Milyonlarca aracı etkilemesi beklenen bu federal soruşturma hakkında daha detaylı bilgi için milyonlarca Honda ve Acura aracında motor arızası iddiaları federal soruşturma başlıklı içeriğimize göz atabilirsiniz.

Bu bağlamda, otomotiv dünyasının iddialı mühendislik harikalarından biri olarak tanıtılan Nissan'ın değişken sıkıştırma oranlı VC-Turbo motorları da benzer bir güven krizine yol açmıştır. Yakıt verimliliği ve performansı bir arada sunmayı hedefleyen bu yenilikçi motorlar, 'multi-link' mekanizmasındaki rulman ve bağlantı elemanlarının aşınması gibi kronikleşen arızalar nedeniyle ani ve ciddi motor arızalarına yol açabildiği ortaya çıkmıştır. Bu durum, ABD Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği İdaresi (NHTSA) tarafından başlatılan bir soruşturma sonucunda Nissan'ı yaklaşık 450.000 aracı kapsayan devasa bir geri çağırmaya zorlamış, ardından da Delaware eyaletinde bir sınıf davasının konusu olmuştur. Davacılar, Nissan'ın bu motorlardaki sorunları 2019 gibi erken bir tarihten itibaren bildiğini, buna rağmen kusurlu araçları satmaya devam ettiğini ve garanti kapsamındaki arızaları reddettiğini iddia etmektedir. Özellikle 2019-2022 Infiniti QX50, 2022 Infiniti QX55, 2021-2024 Nissan Rogue ve 2019-2020 Nissan Altima gibi modelleri etkileyen bu kriz, modern motor teknolojilerinin getirdiği karmaşıklıkların ve potansiyel risklerin altını bir kez daha çizmektedir. Nissan VC-Turbo motor krizi, geri çağırma ve sınıf davası hakkında daha detaylı bilgi almak için Nissan VC-Turbo motor krizi, geri çağırma ve sınıf davası başlıklı haberimizi inceleyebilirsiniz.

Tüm bu kalite ve güvenilirlik sorunları, Nissan'ın küresel pazardaki konumunu da derinden etkilemiştir. Nitekim, 2025 yılının ilk yarısında küresel satışlarda %6,0'lık bir düşüşle 1,61 milyon adede gerileyen Japon devi, 16 yıl aradan sonra ilk kez en çok satış yapan ilk 10 otomobil üreticisi listesinden düşme talihsizliğini yaşadı. Bu düşüşle birlikte Çinli elektrikli araç devi BYD ve uzun süredir rakibi olan Suzuki'nin de gerisine düşen Nissan, finansal sorunlar ve üretim tesislerindeki işten çıkarmalar gibi ek zorluklarla da mücadele etmektedir. Nissan'ın bu zorlu dönemecine ve küresel otomobil satışlarındaki güncel durumuna dair daha fazla bilgi için Nissan küresel otomobil satışlarında ilk 10'dan düştü: BYD ve Suzuki geçerken zorlu dönemec başlıklı haberimizi inceleyebilirsiniz.

```