Silikon Vadisi'nin Geleceği Masada: Stanford, Ayrıcalıklı Kabul Politikasını Sürdürüyor ve Test Zorunluluğunu Geri Getiriyor

Haber Merkezi

10 August 2025, 21:46 tarihinde yayınlandı

Silikon Vadisi'nin Kalesi Stanford'dan Tartışmalı Karar: Ayrıcalık mı, Liyakat mi?

Google, Nvidia, Netflix ve Snap gibi teknoloji devlerinin kurucularını yetiştiren, Silikon Vadisi'nin yetenek fabrikası olarak bilinen Stanford Üniversitesi, 2026 sonbahar dönemi için kabul politikalarında yaptığı iki kritik değişiklikle gündemin merkezine oturdu. Üniversite, hem mezunlarının çocuklarına öncelik tanıyan ve büyük tartışmalara yol açan "mirasçı statüsü" (legacy admissions) uygulamasını sürdüreceğini hem de 2021'den beri isteğe bağlı olan SAT/ACT gibi standart test puanlarını yeniden zorunlu hale getireceğini duyurdu. Bu kararlar, teknoloji dünyasında liyakat ve fırsat eşitliği kavramlarını bir kez daha sorgulatıyor.

Stanford'un bu adımı, özellikle Kaliforniya eyaletinin çıkardığı ve mirasçı statüsüne dayalı kabulü yasaklayan yasaya rağmen gelmesiyle dikkat çekiyor. Üniversite, bu yasağa uymamak için eyaletin sağladığı Cal Grant finansal yardım programından çekileceğini ve bu açığı kendi kaynaklarıyla kapatacağını açıkladı. Bu durum, üniversitenin ayrıcalıklı kabul politikasını ne denli önemsediğinin açık bir göstergesi olarak yorumlanıyor.

Öne Çıkanlar

  • Mirasçı Statüsü Korunuyor: Stanford, mezunlarının çocuklarına kabul sürecinde avantaj sağlamaya devam edecek.
  • Testler Geri Döndü: 2021'den beri isteğe bağlı olan SAT/ACT sınav sonuçları yeniden zorunlu hale getirildi.
  • Eyalet Fonundan Feragat: Üniversite, ilgili yasaya uymamak için Kaliforniya eyaletinin finansal yardım programından çekiliyor.
  • Finansal Baskı: Yeni bir federal yasa ile üniversitenin vakıf gelirlerine getirilen %8'lik vergi, Stanford'a yıllık yaklaşık 750 milyon dolara mal olacak.

Kararın Arkasındaki Milyon Dolarlık Neden: Vergiler ve Bağışlar

Peki Stanford, kamuoyu eleştirilerini ve eyalet yasasını karşısına alma pahasına bu politikaları neden sürdürüyor? Cevap, büyük ölçüde finansal gerçeklerde gizli. Üniversiteler, özellikle de Stanford gibi dev kurumlar, varlıklarını sürdürmek için mezun bağışlarına büyük ölçüde bağımlıdır. Örneğin, Princeton Üniversitesi'nin 2022-2023 dönemindeki bağışlarının neredeyse yarısı (%46.6) mezunlarından geldi. Mirasçı statüsü, varlıklı mezunlarla olan bağı güçlü tutmanın ve bağış akışını sürdürmenin bir yolu olarak görülüyor.

Bu finansal bağımlılık, özellikle yeni ve beklenmedik ekonomik baskılar altında daha da kritik hale geliyor. Geçtiğimiz ay yasalaşan yeni bir federal düzenleme, Stanford gibi üniversitelerin vakıf gelirlerinden alınan vergiyi %1.4'ten %8'e çıkardı. Bu artışın Stanford'a yıllık maliyetinin yaklaşık 750 milyon dolar olacağı tahmin ediliyor. Bu devasa mali yük ve "devam eden ekonomik belirsizlik" gerekçesiyle üniversite, geçtiğimiz hafta 363 idari ve teknik çalışanını işten çıkaracağını duyurmuştu.

Bu Ne Anlama Geliyor? Liyakat Söylemi ve Gerçekler

Stanford'un kararları, özellikle "herkesin fikriyle ve yeteneğiyle yükselebildiği" bir liyakat kalesi olarak lanse edilen Silikon Vadisi için sembolik bir anlam taşıyor. Eleştirmenlere göre bu adımlar, sektörün liyakat söylemiyle çelişiyor ve iki temel sorunu derinleştiriyor:

  • Eşitsizliğin Sürdürülmesi: Mirasçı kabulü, Silikon Vadisi elitlerinin çocuklarına, dünyanın en önemli network'lerinden birine erişim konusunda doğuştan bir avantaj sağlıyor. Bu durum, sosyoekonomik olarak dezavantajlı ancak yetenekli gençlerin önünde bir engel oluşturuyor.
  • Standartların Yeniden İnşası: SAT/ACT zorunluluğunun geri gelmesi, pahalı hazırlık kurslarına ve özel derslere erişimi olan öğrencileri avantajlı konuma getiriyor. Bu da fırsat eşitliği ilkesini zedeliyor.

Sonuç olarak Stanford'un bu kararları, idealizm ile finansal gerçeklik arasındaki keskin bir çatışmayı gözler önüne seriyor. Bir yanda daha adil ve erişilebilir bir eğitim sistemi vaadi, diğer yanda ise devasa maliyetleri karşılamak için varlıklı mezunları memnun etme zorunluluğu bulunuyor. Bu ikilem, önümüzdeki yıllarda Silikon Vadisi'nin ve yükseköğrenimin geleceğini şekillendirmeye devam edecek gibi görünüyor.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1. Mirasçı statüsü (legacy admission) tam olarak nedir?

Bir üniversitenin kabul sürecinde, başvuran öğrencinin ebeveynlerinin veya yakın akrabalarının o üniversiteden mezun olup olmamasını bir faktör olarak değerlendirmesidir. Genellikle bu durum, başvuru sahibine bir avantaj sağlar.

2. Stanford, eyalet yasasına rağmen bunu nasıl yapabiliyor?

Stanford, yasaya uymak yerine eyaletin sağladığı "Cal Grant" adlı finansal destek programından çekilmeyi tercih ediyor. Bu programdan alacağı parayı kendi bütçesinden karşılayacağını taahhüt ederek yasanın yaptırımından kaçınmış oluyor.

3. Bu kararların öğrenci çeşitliliğine etkisi ne olur?

Eleştirmenler, her iki kararın da öğrenci çeşitliliğini olumsuz etkileyeceğini savunuyor. Mirasçı statüsü genellikle varlıklı ailelerin çocuklarına yararken, test zorunluluğu da yeterli hazırlık imkanı bulamayan düşük gelirli öğrencileri dezavantajlı duruma düşürebilir.

Bu haberde yer alan bilgiler, TechCrunch'ta yayınlanan bir rapora dayanmaktadır.