Teknoloji ve girişimcilik dünyası, büyük umutlarla doğan bir yıldızın daha kayışına tanıklık ediyor. Geleneksel araç kiralama devlerine modern bir alternatif sunma vaadiyle yola çıkan ve kendini 'Hertz'in en iyi rakibi' olarak konumlandıran Kyte, ani bir kararla faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı. Bu çöküş, şirkete güvenen binlerce müşteriyi ve sektörün geleceğini sorgulayan yatırımcıları geride bıraktı.
Şirketin çöküş süreci oldukça hızlı gelişti. Geçtiğimiz yıl personel sayısını azaltıp operasyonlarını daraltan Kyte, bu yılın başlarında aldığı kredileri geri ödemekte zorlanmaya başladı. Kredinin en büyük sağlayıcısı olan kurumun, şirketin araç filosuna el koyup tasfiye etmesiyle sonun başlangıcı yazılmış oldu. Yönetim kurulunun yeni finansman bulma çabaları sonuçsuz kalınca, kepenk indirmek kaçınılmaz hale geldi.
Büyük Hayaller, Acı Gerçek: Kyte'nin Yükselişi ve Düşüşü
2019 yılında kurulan Kyte, basit ama etkili bir fikirle pazarda fark yaratmayı hedefliyordu: Kiralık araçları doğrudan müşterilerin kapısına teslim etmek. Kendi araç filosunu yöneterek ZipCar benzeri bir model benimseyen şirket, Turo gibi eşler arası (peer-to-peer) platformlardan ayrışıyordu. Bu yenilikçi yaklaşım, yatırımcıların dikkatini çekti ve Kyte, kısa sürede 14 farklı pazarda faaliyet göstererek 300 milyon dolardan fazla yatırım toplamayı başardı.
Kyte'nin Kimlik Kartı
- Kuruluş Yılı: 2019
- İş Modeli: Talep üzerine, adrese teslim, kendi filosuna sahip araç kiralama.
- Toplanan Yatırım: 300 milyon doların üzerinde.
- Büyüme: ABD'de 14 farklı şehirde operasyon.
- İddiası: Hertz gibi geleneksel devlere en iyi rakip olmak.
- Sonuç: Faaliyetlerini durdurdu ve tasfiye sürecine girdi.
Ancak bu parlak tablo, 2024'te bozulmaya başladı. Şirketin CEO'su Nikolaus Volk, Atlanta, Chicago ve Boston gibi büyük pazarlarda nakit akışı yaratmakta zorlandıklarını itiraf etmişti. Çözüm olarak şirketi satma fikri masaya yatırılsa da, yönetim bunun yerine yeniden yapılanmayı ve sadece en kârlı iki pazar olan San Francisco ve New York'a odaklanmayı tercih etti. Ne var ki bu strateji de şirketi kurtarmaya yetmedi.
Faturayı Kim Ödeyecek? Ortada Kalan Müşteriler
Şirketin ani kapanışı, en çok önceden rezervasyon yapmış olan müşterileri vurdu. Müşteri listesini rakip platform Turo'ya satan Kyte, yüzlerce dolarlık ön ödeme yapmış kullanıcıların iadeleri konusunda belirsizlik yarattı. Sosyal medyada ve teknoloji forumlarında, paralarını geri alamadıklarından şikayet eden çok sayıda mağdur müşteri bulunuyor.
Konuyla ilgili TechCrunch'a konuşan Kyte CEO'su Nikolaus Volk, müşterilerin paralarını geri almalarının en hızlı yolunun, kredi kartı şirketleri aracılığıyla 'ters ibraz' (chargeback) işlemi başlatmak olabileceğini belirtti.
Bu tavsiye, şirketin iade sürecini yönetemediğinin bir göstergesi olarak yorumlanırken, bazı müşteriler bu yolla paralarını geri alabildiklerini, bazılarının ise henüz bir sonuç alamadığını ifade ediyor.
Nexus Haber Analizi: Bu Çöküş Sektör İçin Ne Anlama Geliyor?
Kyte'nin iflası, münferit bir olaydan çok daha fazlasını ifade ediyor olabilir. Bu durum, teknoloji destekli araç kiralama ve abonelik modellerinin, özellikle ABD pazarında ne kadar kırılgan olduğunu gözler önüne seriyor. Şeytanın avukatlığını yapacak olursak, bu modelin temel zorlukları şunlar:
- Yüksek Sermaye Maliyeti: Kendi araç filosuna sahip olmak, devasa bir başlangıç ve operasyonel maliyet anlamına geliyor. Araçların alımı, bakımı, sigortası ve değer kaybı, nakit akışını sürekli olarak zorluyor.
- Yoğun Rekabet: Hem Hertz ve Avis gibi yerleşik devlerle hem de Turo gibi esnek platformlarla rekabet etmek, kâr marjlarını ciddi şekilde daraltıyor.
- Lojistik Karmaşıklık: Araçları müşterilerin kapısına teslim etme vaadi, operasyonel olarak karmaşık ve maliyetli bir süreç.
Nitekim Kyte bu alanda zorlanan tek girişim değil. Bir diğer eşler arası araç kiralama servisi olan Getaround, bu yılın şubat ayında ABD operasyonlarını kapatarak Avrupa'ya odaklanma kararı aldı. TrueCar'ın kurucusu Scott Painter'ın Autonomy adlı araç abonelik girişimi de benzer zorluklar yaşayarak iş modelini değiştirmek zorunda kalmıştı. Bu örnekler, parlak fikirlere ve büyük yatırımlara rağmen, fiziksel varlıkların ve karmaşık operasyonların hakim olduğu sektörlerde teknoloji girişimlerinin ayakta kalmasının ne kadar zor olduğunu gösteriyor.
Sonuç olarak Kyte'nin hikayesi, teknoloji dünyası için klasik bir 'hızlı yükseliş ve trajik düşüş' anlatısı olarak ders kitaplarına geçecek gibi görünüyor. Büyük bir vizyonla yola çıkan ancak pazarın sert gerçeklerine ve operasyonel zorluklara yenik düşen bir girişimin ibretlik öyküsü...
Bu haberin oluşturulmasında TechCrunch'ta yer alan bilgilerden faydalanılmıştır.
