Girişimcilik ekosisteminin en dikkat çekici figürlerinden biri olan Baiju Bhatt, kariyerinde ikinci büyük bir dönüşümün eşiğinde. Kullanıcı dostu arayüzüyle yatırım dünyasını demokratikleştiren Robinhood'un kurucu ortağı olarak tanınan Bhatt, şimdi ise gözünü derin teknolojiye ve uzaya dikmiş durumda. Yeni şirketi Aetherflux ile uzaydan dünyaya enerji iletmeyi amaçlayan Bhatt'ın bu iddialı yolculuğu, dünyanın en prestijli startup etkinliklerinden biri olan ve **20. yıl dönümünü kutlayan** teknoloji dünyasının zirvesi kabul edilen TechCrunch Disrupt 2025 etkinliğinde detaylıca incelenecek.

27-29 Ekim tarihleri arasında San Francisco'daki Moscone West'te gerçekleşecek olan, **200'den fazla oturum ve 250'den fazla etkili konuşmacıya** ev sahipliği yapacak etkinlikte Bhatt, Uzay Sahnesi'nde (Space Stage) önemli bir söyleşi gerçekleştirecek. Bu söyleşinin ana teması, bir sektörü kökten değiştirdikten sonra (Fintech), bambaşka bir alana (Aerospace) geçişin zorlukları, fırsatları ve regülasyon engelleri olacak. **Etkinliğe katılım veya organizasyonda yer alma konusunda süre daralıyor: Biletlerde 668 dolara varan indirimler ve kilit isimlerle ağ kurma fırsatı sunan gönüllülük başvuruları için son gün bu gece Pasifik Saati'nde (PT) sona erecek. Detaylı bilgi ve başvuru şartları için TechCrunch Disrupt 2025 gönüllü başvuru son gün haberimizi inceleyebilirsiniz.**

Robinhood Mirası: Ölçeklenmenin ve Regülasyonun Sınırları

Baiju Bhatt'ın Robinhood'daki yolculuğu, bir girişimcinin ölçeklenme ve baskı altında yenilikçilik konularında edinebileceği en değerli dersleri barındırıyor. Robinhood, 20 milyondan fazla kullanıcıya ulaşarak finans sektörünü yeniden tanımladı. Bhatt, bu süreçte sadece bir platform kurmakla kalmadı, aynı zamanda karmaşık finansal regülasyonlarla mücadele etmeyi ve hızlı büyümeyi yönetmeyi de öğrendi. Finansın kitlelere yayılmasında oynadığı bu rol, onun yeni girişimleri için sağlam bir temel oluşturdu.

Aetherflux ve 'Tarihin En Zor Mühendislik Görevi'

Bhatt, Robinhood'da edindiği tecrübeleri, şu anda Aetherflux adını verdiği yeni bir uzay havacılık şirketine taşıyor. Aetherflux'un misyonu, temiz enerji arayışında sınırları zorluyor: Uzay tabanlı güneş enerjisi (Space Solar Power - SSP) teknolojisi ile Dünya'ya enerji sağlamak. Bhatt, bu girişimin 'tarihin en zor mühendislik görevlerinden biri' olduğunu açıkça ifade ediyor.

Fintech gibi nispeten hızlı hareket eden bir sektörden, uzun yatırım döngüleri ve devasa fiziksel zorluklar gerektiren uzay ve derin teknoloji alanına geçiş yapmak, risk yönetimi ve vizyoner liderlik açısından eşsiz bir meydan okumadır.

Uzay ve derin teknoloji projeleri, genellikle hükümet garantilerine ve uzun vadeli sözleşmelere bağımlıdır; bu da finansal riskleri artırır. Bu kırılganlığın yakın tarihli bir örneği, Sierra Space'in Dream Chaser uzay uçağı programıdır. NASA’nın kritik kargo teslimatı sözleşmesi garantisini kaldırmasıyla şirket, Dream Chaser'ı ticari uzay istasyonlarına ve hızla büyüyen savunma pazarına yönlendirmek zorunda kaldı. Sierra Space Dream Chaser projesinin bu zorunlu dönüşümü, Bhatt gibi kurucuların üstlendiği devasa projelerin finansal istikrarının ne kadar kritik olduğunu göstermektedir.

Bu zorlu ortamda sadece SSP gibi devasa projeler değil, Ay yüzeyinde daha yerel ölçekli enerji çözümleri bile büyük mühendislik ve finansal zorluklar içermektedir. Örneğin, otomotiv devi Honda ve Ay keşiflerine odaklanan Astrobotic, iki hafta süren karanlık ve aşırı soğuk olan “Ay Gecesi” sorununu çözmek için güçlerini birleştirdi. Astrobotic'in LunaGrid enerji ağına entegre edilecek olan Honda'nın Rejeneratif Yakıt Hücresi (RFC) sistemi, toplanan Güneş enerjisini suyu hidrojene çevirerek depoluyor ve Ay Gecesi boyunca tekrar elektriğe dönüştürüyor. Bu kapalı döngü enerji sistemi, Ay'da sürdürülebilir bir varlık için gereken kesintisiz gücü sağlamayı amaçlıyor. Bu devrimci ortaklık hakkında daha fazla bilgi edinmek için Honda ve Astrobotic'in Ay'da enerji çözümü LunaGrid ve RFC haberimize göz atabilirsiniz.

Şeytanın Avukatı: Uzay Enerjisi Gerçekçi mi?

Baiju Bhatt'ın vizyonu son derece cesur olsa da, uzay tabanlı güneş enerjisi (SSP) konsepti, teknoloji ve yatırım çevrelerinde uzun süredir tartışma konusu olmuştur. SSP'nin gerçekleşmesi önündeki en büyük engeller şunlardır:

• Maliyet ve Ölçek: Gerekli altyapı (devasa güneş panelleri ve yörünge istasyonları) kurmanın maliyeti trilyon dolarları bulabilir ve yatırımın geri dönüş süresi (ROI) on yıllar sürebilir.
• Enerji İletimi: Toplanan enerjiyi yörüngeden Dünya'ya mikrodalga veya lazerler aracılığıyla iletmek, hem teknik hem de çevresel güvenlik açısından büyük riskler taşır.
• Regülasyon ve Güvenlik: Uzay trafiği yönetimi ve potansiyel çarpışma riskleri (uzay çöpü) gibi faktörler, bu tür büyük ölçekli projelerin hayata geçirilmesini zorlaştırmaktadır.

Bhatt, TechCrunch Disrupt 2025'te muhtemelen bu zorluklara karşı Aetherflux'un hangi mühendislik çözümlerini getirdiğini ve uzun vadeli yatırımcıları nasıl ikna etmeyi planladığını açıklayacak. Netflix CTO'su Elizabeth Stone, Sequoia Capital ortağı Roelof Botha ve Hugging Face Kurucu Ortağı Thomas Wolf gibi sektörün en etkili isimlerinin sahne alacağı, 10.000'den fazla girişimci ve VC liderini bir araya getirecek olan bu etkinlik, Bhatt gibi sektör tanımlayan bir kurucunun yeni vizyonunu birinci elden dinlemek için benzersiz bir fırsat sunuyor.

Kaynak: Bu haber metni, Baiju Bhatt'ın TechCrunch Disrupt 2025'teki konuşmasına dair bilgilere dayanarak hazırlanmıştır. Baiju Bhatt'ın TechCrunch Disrupt 2025'teki Yeni Sınırları