Yapay Zeka ile Kodlama Devrimi: 1.8 Milyar Dolarlık Lovable Rakiplerinden Neden Çekinmiyor?

Haber Merkezi

01 September 2025, 12:16 tarihinde yayınlandı

Avrupa'nın Yeni Teknoloji Devi Lovable: Yapay Zeka ile Kodlama Devrimi

Kopenhag'daki TechBBQ konferansında sahneye çıkan Lovable kurucu ortağı Anton Osika, teknoloji dünyasında yeni bir dönemin kapılarını aralayan bir vizyonu paylaştı. İsveç merkezli girişim, özellikle kodlama deneyimi olmayan kullanıcıların yapay zeka yönlendirmesiyle web siteleri ve uygulamalar oluşturmasını sağlayan 'vibe-coding' akımının en parlak yıldızlarından biri olarak kabul ediliyor. Şirketin baş döndürücü büyümesi, bu alandaki potansiyelin ne kadar büyük olduğunu gözler önüne seriyor.

Rakamlarla Gelen Fırtına: Lovable'ın Başarı Tablosu

Lovable, sadece bir fikir olmaktan çıkıp Avrupa'nın en hızlı büyüyen 'unicorn'u (değeri 1 milyar doları aşan girişim) haline gelmesini sağlayan etkileyici rakamlara sahip. Bu başarı, sadece yatırımcıların değil, tüm teknoloji ekosisteminin dikkatini çekiyor.

  • Yıllık Yinelenen Gelir (ARR): Sadece 8 ayda 100 milyon doları aştı.
  • Değerleme: A serisi yatırım turunda 200 milyon dolar yatırım alarak 1.8 milyar dolar değere ulaştı.
  • Gelecek Potansiyeli: Financial Times'a göre, yatırımcılar şimdiden şirkete 4 milyar dolar değer biçecek yeni bir B serisi yatırım turu için nabız yokluyor.
  • Kullanıcı Tabanı: 2.3 milyondan fazla aktif kullanıcıya sahip ve bunların 180.000'i ücretli abone.

Bu rakamlar, Lovable'ın sunduğu 'kodsuz uygulama geliştirme' vaadinin pazarda ne denli güçlü bir karşılık bulduğunu kanıtlıyor.

CEO'nun Vizyonu: Sadece Kod Yazmaktan Çok Daha Fazlası

Anton Osika, TechCrunch'a verdiği demeçte, Lovable'ı sadece bir kod üretme aracı olarak görmediğini açıkça belirtiyor. Onun hedefi, özellikle girişimcilerin bir ürün geliştirmenin tüm aşamalarını tek bir platform üzerinden yönetebileceği bir ekosistem yaratmak.

Eğer bir iş kuruyorsanız, ödemeler, kullanıcı analizi gibi birçok şeyi ayarlamanız gerekir. Hatta gelecekte 'şirketimi kurmam gerekiyor' gibi ihtiyaçlarınız bile olabilir. Lovable'ın tüm bunlara yardımcı olmasını istiyorum.

Bu vizyon doğrultusunda şirket, kullanıcıların dosya okumasını, hataları ayıklamasını, web'de arama yapmasını ve görsel üretmesini sağlayan bir 'ajan' yayınladı bile. Bu, platformun yeteneklerinin sürekli genişlediğinin bir işareti.

Eleştirel Bakış: Rekabet ve Yapay Zeka Kodlarının Güvenilirliği

Her büyük başarı gibi, Lovable'ın yükselişi de bazı soru işaretlerini beraberinde getiriyor. Bunlardan ilki, yapay zeka tarafından üretilen kodların 'kırılgan' olduğu ve genellikle demo ürünler için uygun olup, nihai ürünler için yetersiz kaldığı eleştirisi. Osika bu eleştiriyi, 'İster insan ister yapay zeka tarafından yazılsın, tüm kodlar yayınlanmadan önce gözden geçirilmelidir' diyerek karşılıyor ve bu endişeyi yersiz buluyor.

Diğer önemli bir konu ise rekabet. Lovable, gücünü Anthropic'in Claude ve OpenAI'nin GPT-5 gibi temel yapay zeka modellerinden alıyor. Ancak bu şirketlerin de (Claude Code ve Codex gibi) kendi kod geliştirme hizmetleri var. Bu durum, 'kendi alt yapısını sağlayan şirketler bir gün rakip olursa ne olacak?' sorusunu akla getiriyor. Osika bu konuda oldukça rahat:

'Biz en iyi ürünü oluşturmaya odaklandık ve bunu farklı yapay zeka modeli sağlayıcılarını kullanarak yapabiliyoruz. Oysa onlar kendi modellerine bağlı kalmak zorunda. Bu bizi onlardan daha iyi bir konuma getiriyor.' diyor. Osika'ya göre bu esneklik, onlara altyapı yükü olmadan hızla büyüme imkanı tanıyor.

Altyapı rekabetinin ötesinde, Lovable'ın doğrudan ürün pazarındaki rakipleri de oldukça güçlü. Bu alandaki bir diğer dev olan ve tasarımcı odaklı yaklaşımıyla öne çıkan Framer'ın 2 milyar dolar değerlemeye ulaşarak "çift boynuzlu at" statüsünü kazanması, kodsuz web sitesi oluşturucu pazarının ne kadar dinamik ve değerli olduğunun bir başka kanıtı. Bu durum, Lovable'ın sadece teknoloji devleriyle değil, aynı zamanda kendi alanında hızla büyüyen devlerle de yarıştığını gösteriyor.

Avrupa'nın Silikon Vadisi'ne Cevabı mı?

Lovable'ın başarısı, sadece bir şirket hikayesi değil, aynı zamanda Avrupa teknoloji ekosisteminin yükselişinin de bir sembolü. Şirketin kurucuları, yatırımcıları (Revolut CEO'su Nik Storonsky ve Klarna kurucusu Sebastian Siemiatkowski gibi) ve merkezi Avrupa'da. Osika, şimdilik ABD'ye taşınma gibi bir planları olmadığını belirterek Avrupa'daki köklerine bağlı kalacaklarının sinyalini veriyor.

Bu durum, bölgedeki diğer girişimciler için büyük bir ilham kaynağı. Danimarkalı Propane.ai girişiminin kurucusu Dennis Green-Lieber, Osika'dan yatırım almasını şu sözlerle değerlendiriyor: 'Lovable'ın başarısı, küçük ekiplerle, küresel bir zihniyetle ve amansız bir çabayla kendi kategorinizi tanımlayan bir şirket kurabileceğinizi gösterdi. Bu, ekosistemimizde bir ateş yaktı.'

Sonuç olarak Lovable, yapay zeka destekli kodlama alanında sadece teknolojik bir devrim yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda Avrupa'nın teknoloji sahnesinde nelerin mümkün olduğunu yeniden tanımlıyor. Şirketin hıza, güvenliğe ve kullanıcı deneyimine odaklanarak dev rakiplerine karşı nasıl bir yol izleyeceği merakla bekleniyor.

Bu haberin oluşturulmasında TechCrunch tarafından yayınlanan bilgilerden yararlanılmıştır.