İnterneti daha güvenli bir yer haline getirme amacıyla atılan adımlar, bazen beklenmedik ve ironik sonuçlar doğurabiliyor. Birleşik Krallık'ta yürürlüğe giren Çevrimiçi Güvenlik Yasası (Online Safety Act) kapsamında zorunlu hale gelen yaş doğrulama sistemleri, tam da böyle bir duruma yol açtı. İyi niyetle başlatılan düzenleme, yasalara uyan web sitelerini adeta cezalandırırken, kuralları hiçe sayanları ise ödüllendiriyor gibi görünüyor.
Washington Post tarafından yapılan ve Similarweb verilerine dayanan yeni bir analiz, bu çarpıcı gerçeği gözler önüne seriyor. Rapor, özellikle yetişkinlere yönelik içerik sunan sitelerdeki ziyaretçi trafiğini incelediğinde, tablonun endişe verici olduğunu ortaya koyuyor.
Rakamlarla Paradoks: Trafik Nereye Akıyor?
Araştırma, Birleşik Krallık'tan en çok ziyaret edilen 90 yetişkin içerikli siteyi mercek altına aldı. Bu sitelerden yasalara uyarak yaş doğrulama sistemlerini (yüz tanıma, kimlik bilgisi vb.) devreye alanların ziyaretçi sayılarında ciddi bir çöküş yaşandığı tespit edildi. Diğer yanda ise bu zorunluluğu uygulamayan 14 site bulunuyordu.
Sonuç şaşırtıcı: Yaş doğrulaması getirmeyen bu 14 sitenin Birleşik Krallık kaynaklı trafiği, geçen yılın aynı dönemine göre tam üç katına çıktı.
Bu durum, basit bir pazar dinamiğini gözler önüne seriyor: Kullanıcılar, kişisel verilerini paylaşmak veya ek adımlarla uğraşmak yerine, düzenlemelere uymayan ve daha kolay erişim sunan platformlara yöneliyor. Bu da yasalara uyan şirketler için çifte bir darbe anlamına geliyor. Hem azalan trafik nedeniyle reklam gelirlerini kaybediyorlar hem de yasal olarak zorunlu olan yaş doğrulama hizmetleri için ek ücret ödemek zorunda kalıyorlar.
Kısa Vadeli Kazanç, Uzun Vadeli Risk mi?
Kuralları çiğneyen siteler için bu 'trafik seli' kısa vadede büyük bir finansal kazanç gibi görünse de, madalyonun bir de diğer yüzü var. Birleşik Krallık'ın iletişim düzenleme kurumu olan Ofcom (Türkiye'deki RTÜK benzeri bir yapı), bu siteleri mercek altına almış durumda. Şu anda, toplu olarak 34 siteyi yöneten dört şirket hakkında, çocukları pornografik içerikten korumak için 'yüksek derecede etkili yaş kontrolleri' uygulayıp uygulamadıkları konusunda soruşturma yürütülüyor. Bu da yasa dışı trafikten elde edilen gelirin ve popülerliğin kalıcı olmayabileceğini gösteriyor.
Ancak eleştirmenler, Ofcom'un bir siteyi kapatsa bile anında açılacak olan 'klon' ve 'ayna' sitelerle mücadelenin ne kadar etkili olacağını sorguluyor. Bu durum, düzenleyiciler ile yasa dışı platformlar arasında sonu gelmez bir kedi-fare oyununa dönüşebilir.
Sadece İngiltere'nin Sorunu Değil: İnternet Küçülüyor mu?
Bu düzenlemelerin etkileri sadece Birleşik Krallık ile sınırlı kalmayacak gibi görünüyor. Bu durum, 'parçalanmış internet' olarak adlandırılan ve her ülkenin kendi katı kurallarıyla web'i böldüğü bir geleceğin habercisi olabilir.
- ABD Örneği: Mississippi eyaletinde yürürlüğe giren benzer bir yasa, reşit olmayanları 'zararlı içerikten' korumayı amaçlıyor. Ancak yasanın getirdiği ağır yükümlülükler (hem yaş doğrulama hem de ebeveyn izni), Bluesky ve Mastodon gibi daha küçük ölçekli sosyal medya platformlarının bu eyaletteki kullanıcılara erişimi tamamen engellemesine neden oldu.
- Avustralya ve Diğerleri: Avustralya da yaş güvence teknolojileri üzerine bir çalışma yürüttü ve benzer sistemlerin 'etkili bir şekilde' uygulanabileceği sonucuna vardı.
Bu gelişmeler, web sitelerinin karmaşık yerel yasalara uymak yerine tüm bölgelere erişimi kapatmayı tercih edebileceği bir geleceğe işaret ediyor. İnternet, bildiğimiz küresel ve açık yapısını kaybederek, coğrafi sınırlara hapsolmuş bir adacıklar topluluğuna dönüşebilir.
Halk Ne Düşünüyor?
İlginç bir şekilde, Birleşik Krallık'ta yapılan anketler halkın çoğunluğunun yaş doğrulama önlemlerini genel olarak desteklediğini, ancak büyük bir kısmının da uygulamanın zayıf ve etkisiz olduğunu düşündüğünü gösteriyor. Hatta yasayı eleştiren ve yürürlükten kaldırılması için bir dilekçe başlatanlar da yine yasalara uyan sitelerin kendileri oldu. Bu dilekçe 500.000'den fazla imza toplamasına rağmen, İngiliz hükümeti yasayı geri çekme planları olmadığını açıkladı.
Sonuç olarak, çocukları koruma gibi soylu bir amaçla yola çıkan bir yasa, istenmeyen yan etkilerle dolu bir kaosa neden olmuş durumda. Yasalara uyanları cezalandıran, uymayanları (en azından şimdilik) ödüllendiren ve internetin gelecekteki yapısı hakkında ciddi soruları gündeme getiren bu düzenleme, teknoloji ve hukuk arasındaki hassas dengeyi bir kez daha hatırlatıyor. Bu haberde yer alan verilerin ve analizin kaynağı olan orijinal makaleye PCGamer üzerinden ulaşabilirsiniz.