Trump'ın Şaşırtan Intel Hamlesi: 'Hain' İlan Ettiği CEO ile Neden Barıştı?

Haber Merkezi

12 August 2025, 14:26 tarihinde yayınlandı

Trump'tan Intel CEO'suna U Dönüşü: 'İstifa Et' Demişti, Şimdi 'Harika Bir Hikaye' Diyor

Siyasette ve teknolojinin kesişim noktasında sıkça rastlanmayan bir U dönüşü yaşandı. Sadece bir hafta önce ABD Başkanı Donald Trump'ın, Çin ile olan bağlantıları nedeniyle 'derhal istifa etmeli' diyerek hedef gösterdiği Intel CEO'su Lip-Bu Tan, şimdi başkanın övgülerinin merkezinde. Gerçekleşen sürpriz görüşme, teknoloji dünyasında ve siyasi koridorlarda 'Neler oluyor?' sorusunu akıllara getirdi.

Geçtiğimiz hafta Trump, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada, Lip-Bu Tan'ın Çin ile olan iddia edilen bağlarını gerekçe göstererek Intel CEO'sunun görevden ayrılması gerektiğini sert bir dille ifade etmişti. Bu suçlamaların temelinde, Tan'ın eski şirketi Cadence Design Systems'ın Çin'deki bir askeri üniversiteye yasa dışı teknoloji ihraç ettiğini kabul etmesi ve Tan'ın kişisel olarak Çinli şirketlere yaptığı yüz milyonlarca dolarlık yatırım iddiaları yatıyordu.

Buzlar Nasıl Eridi? Görüşme Sonrası Değişen Söylemler

Ancak bu sert rüzgarlar, Trump ve Tan arasında gerçekleşen yüz yüze görüşmenin ardından bir anda dindi. Trump, aynı sosyal medya platformundan bu kez çok daha yapıcı bir mesaj paylaştı: 'Görüşme çok ilginçti. Onun (Lip-Bu Tan) başarısı ve yükselişi harika bir hikaye. Bay Tan ve kabine üyelerim birlikte zaman geçirecek ve önümüzdeki hafta bana öneriler sunacaklar.'

Intel kanadından gelen açıklama da benzer şekilde olumluydu. Şirket, görüşmenin 'samimi ve yapıcı' geçtiğini belirterek, Trump'ın ABD teknolojisi ve üretim liderliğini güçlendirme konusundaki güçlü liderliğini takdir ettiklerini ifade etti. Bu ani ton değişikliği, kapalı kapılar ardında nelerin konuşulduğuna dair spekülasyonları da beraberinde getirdi.

Şeytanın Avukatı: Bu Bir Barış mı, Stratejik Bir Hamle mi?

Bu U dönüşünü birkaç farklı açıdan okumak mümkün. İlk ve en bariz yorum, ulusal çıkarların kişisel suçlamalara baskın gelmesi. Intel, ABD'nin teknoloji bağımsızlığı ve ulusal güvenliği için kritik öneme sahip bir şirket. Özellikle çip üretimi konusunda Asya'ya olan bağımlılığı azaltma çabaları göz önüne alındığında, Beyaz Saray'ın Intel gibi bir devi karşısına alması uzun vadede sürdürülebilir bir politika değil. Trump, Intel'in ABD için önemini ve şirketin gelecekteki yol haritasını Tan'dan dinledikten sonra pragmatik bir karar vermiş olabilir.

'Bu durum, Trump'ın klasik müzakere taktiklerinden biri de olabilir. Önce en sert şekilde masaya vurarak karşı tarafı savunma pozisyonuna itmek, ardından masaya oturarak kendi şartlarına daha yakın bir uzlaşı zemini yaratmak.'

Bir diğer olasılık ise, bu hamlenin tamamen stratejik olması. Trump, kamuoyu önünde sert bir çıkış yaparak Intel CEO'sunu masaya oturmaya ve 'Önce Amerika' gündemine daha sıkı sarılmaya zorlamış olabilir. Zira Intel'in geleceği ve yönetimi üzerindeki baskılar uzun süredir teknoloji kulislerinde konuşuluyordu. Eski yöneticilerin şirketin gidişatını eleştirdiği bir ortamda, Trump'ın bu hamlesi mevcut yönetime 'rotayı düzeltin' mesajı olarak da yorumlanabilir.

Peki Şimdi Ne Olacak?

Bu görüşme, Intel'in ABD hükümetinden daha fazla destek almasının önünü açabilir. Şirketin üretim tesislerini (fab) modernize etme ve ABD içindeki kapasitesini artırma çabaları, bu yeni diyalog ortamından olumlu etkilenebilir. Unutulmamalıdır ki, Intel'in ürettiği çipler sadece kişisel bilgisayarları değil, aynı zamanda savunma sanayiinden, veri merkezlerine ve hatta oyunlarda kullanılan yapay zeka destekli hile tespit sistemlerine kadar geniş bir yelpazeyi besliyor. Sonuç olarak, Trump ve Intel CEO'su arasındaki bu ani barış, kişisel bir sürtüşmenin ötesinde, ABD'nin küresel teknoloji yarışındaki pozisyonunu koruma içgüdüsünün bir yansıması gibi görünüyor. Ancak Trump'ın değişken politikaları göz önüne alındığında, bu barışın ne kadar kalıcı olacağını zaman gösterecek.

Kaynak: Bu haberin oluşturulmasında PCGamer'da yer alan bilgilerden faydalanılmıştır.