Oyun dünyasının son dönemdeki en büyük sürprizlerinden biri olan Clair Obscur: Expedition 33, sıra tabanlı rol yapma (RPG) türüne taze bir soluk getirerek oyuncuların büyük beğenisini kazandı. Ancak bu coşkulu karşılama, oyunun yaratıcısının sektördeki genel algıya dair endişelerini gidermeye yetmemiş gibi görünüyor. Oyunun geliştiricisi Sandfall Interactive'in kreatif direktörü Guillaume Broche, elde ettikleri başarıya rağmen sıra tabanlı oyunların hala bir tür 'önyargı' ile mücadele ettiğine inanıyor.
Broche, gerçek zamanlı aksiyonun domine ettiği bir pazarda, stratejik düşünce ve sabır gerektiren sıra tabanlı mekaniklerin hala bir adım geride görüldüğünü savunuyor. Bu durum, Baldur's Gate 3 gibi devasa başarıların bile tek başına tüm algıyı kırmaya yetip yetmediği sorusunu akıllara getiriyor.
Öne Çıkanlar
- Clair Obscur: Expedition 33 yönetmeni, sıra tabanlı RPG'lere yönelik olumsuz algının devam ettiğini belirtti.
- Broche'ye göre JRPG'lerin 'havalı olmayan' olarak görülmesi, Xbox 360 döneminde açık dünya oyunlarının popülerleşmesiyle başladı.
- Persona gibi başarılı serilere rağmen, gerçek zamanlı aksiyon oyunlarının geliştiriciler için daha 'güvenli' bir yol olarak görüldüğünü düşünüyor.
- Oyunlarındaki gerçek zamanlı savuşturma gibi mekaniklerin, bu önyargıdan kaçmak için değil, tamamen yaratıcı bir tercih olduğunu vurguladı.
"Havalı Olmayan" Tür: JRPG'lerin Düşüşü ve Algı Sorunu
Guillaume Broche, Automaton Media'ya verdiği röportajda bu konudaki düşüncelerini detaylandırdı. Ona göre, sıra tabanlı Japon rol yapma oyunları (JRPG), özellikle Xbox 360 dönemine kadar oldukça popülerdi. Ancak bu dönemde popülerliğini artıran açık dünya oyunları, oyun medyasında daha fazla yer bulmaya başlayınca, JRPG'ler yavaş yavaş 'eski moda' veya 'havalı olmayan' bir tür olarak etiketlendi.
Broche, "Bu önyargı hakkında sonsuza kadar konuşabilirim. Kişisel olarak, Japon sıra tabanlı RPG'lerinin Xbox 360 dönemine kadar süper popüler olduğunu düşünüyorum. Ancak açık dünya oyunları popülerleştikçe, JRPG'ler 'havalı değil' olarak görülmeye başlandı," diyerek o dönemdeki değişime dikkat çekti.
Bu durum sadece JRPG'lerle sınırlı kalmadı. Batı tarzı RPG'lerin çoğu da Baldur's Gate serisinin ilk oyunlarından itibaren gerçek zamanlı savaş sistemlerini benimsedi. Ancak ironik bir şekilde, Larian Studios'un geliştirdiği Baldur's Gate 3, sıra tabanlı mekanikleri modern bir yaklaşımla geri getirerek türün ne kadar başarılı olabileceğini tüm dünyaya kanıtladı.
Bu Ne Anlama Geliyor? Başarı Algıyı Kırmaya Yeterli mi?
Clair Obscur: Expedition 33 ve Baldur's Gate 3 gibi oyunların başarısı, sıra tabanlı türün yeniden canlandığının en büyük göstergesi. Özellikle X-COM serisinin modern yeniden yapımlarıyla başlayan taktiksel oyunlara yönelik ilgi, RPG'lere de sıçradı. Ancak Broche'ye göre bu, denklemin sadece bir parçası. Sektördeki büyük bütçeli yapımların ve ana akım oyuncu kitlesinin ilgisinin hala büyük ölçüde Final Fantasy serisinin son oyunlarında olduğu gibi akıcı ve reaksiyona dayalı dövüş sistemlerinde olduğunu düşünüyor. Persona serisinin milyonlarca satmasına rağmen bunu bir istisna olarak görüyor ve genel önyargının tam olarak ortadan kalkmadığını savunuyor.
İlginç bir şekilde Broche, kendi oyunları Expedition 33'te yer alan gerçek zamanlı savuşturma (parry) ve kaçınma mekaniklerinin bu algıyı kırmak için eklenmediğini özellikle vurguluyor. Ona göre bu, savaşı daha dinamik ve ilgi çekici kılmak için alınmış tamamen yaratıcı bir karardı. Yani bir taviz değil, bir zenginleştirme çabasıydı.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Soru: Clair Obscur: Expedition 33 tam olarak nasıl bir oyun?
Cevap: Geleneksel sıra tabanlı savaş mekaniklerini, oyuncunun aktif olarak katılımını gerektiren gerçek zamanlı savuşturma ve kaçınma gibi modern unsurlarla birleştiren, Belle Époque döneminden esinlenmiş fantastik bir dünyada geçen bir rol yapma oyunudur.
Soru: Sıra tabanlı RPG'lere karşı 'önyargı' ne anlama geliyor?
Cevap: Geliştiricinin ifadesiyle bu, büyük yayıncıların ve genel oyuncu kitlesinin bir kısmının sıra tabanlı oyunları daha yavaş, eski moda veya daha az heyecanlı olarak görme eğilimidir. Bu algı, geliştiricilerin bu tür projelere yatırım yapmasını veya pazarlamasını zorlaştırabilir.
Soru: Baldur's Gate 3'ün başarısı bu durumu değiştirmedi mi?
Cevap: Evet, Baldur's Gate 3'ün rekorlar kıran başarısı, sıra tabanlı oyunların ticari ve eleştirel olarak ne kadar zirveye oynayabileceğini kanıtladı. Ancak Broche gibi bazı geliştiriciler, tek bir büyük başarının tüm sektördeki yerleşik algıları bir anda değiştirmeye yetmeyebileceğini ve gerçek zamanlı aksiyonun hala 'varsayılan' popüler tür olarak görüldüğünü düşünüyor.
Sonuç olarak, Clair Obscur: Expedition 33 gibi yapımlar sıra tabanlı tür için umut ışığı olmaya devam etse de, yaratıcılarının temkinli yaklaşımı, oyun dünyasındaki algıların ne kadar yavaş değişebildiğini gösteriyor. Bu başarılı oyunlar, türün sadece geçmişte kalmadığını, aynı zamanda gelecekte de parlak bir potansiyele sahip olduğunu kanıtlıyor.
Bu haberin oluşturulmasında, PCGamer'da yayınlanan orijinal içerikten yararlanılmıştır.