Oyun dünyasının dahi isimlerinden Ken Levine'ın, Ghost Story Games çatısı altında geliştirdiği yeni birinci şahıs nişancı oyunu Judas, ilk duyurulduğu günden bu yana büyük bir merak konusu. Özellikle oyunun fragmanları, atmosfer ve temel oynanış mekanikleri açısından Levine'ın bir önceki büyük projesi olan BioShock serisine olan bariz benzerliğiyle dikkat çekiyor. Ancak Levine, yaptığı son röportajlarda bu benzerliklerin yüzeysel olduğunu ve Judas'ın özünde çok daha derin ve farklı bir deneyim sunduğunu iddia ediyor.
Görünüş Aldatıcı Olabilir: Silah ve Güçler Geri Dönüyor
YouTuber MrMattyPlays ile gerçekleştirdiği bir söyleşide konuşan Ken Levine, oyuncuların Judas'ta bir elde silah, diğer elde özel güçler görmesinin doğal olarak BioShock'u çağrıştırdığını kabul ediyor. Hatta oyunda henüz tam olarak gösterilmeyen ek bir 'hackleme' mekaniği bile bulunuyor.
Levine, "Judas'ın BioShock'a benzeyen kısımları var, ama aynı zamanda gerçekten, radikal derecede farklı olan kısımları da mevcut," diyerek ekledi. "Ancak oyunun çalışma şekli, dünyanın nasıl oluştuğu ve bu ilişkiler arasında nasıl seçim yaptığınız, daha önce hiç yapmadığımız bir şey."
Radikal Ayrılış: İlişkiler ve Hikaye Yönlendirmesi
Levine'a göre Judas'ı asıl farklı kılan şey, hikayenin anlatım biçimi ve oyuncunun karakterlerle kurduğu dinamik ilişkiler. Oyuncular, insanlığın son kurtulanlarını taşıyan Mayflower isimli bir uzay gemisinde 'Judas' karakterini kontrol ediyor. Hikaye, oyuncunun gemideki üç güçlü karakterle kurduğu ilişkilere bağlı olarak şekilleniyor. Bu ilişkiler, kimin dost, kimin düşman (antagonist) olacağını belirliyor.
Levine, bu yapının, BioShock Infinite'teki Elizabeth karakterinin ilk planlandığı karmaşık, reaktif yoldaş mekaniğinden bile daha derin olduğunu vurguluyor. Infinite'in oyuncu ifadesi (player expression) açısından biraz hafif kaldığını belirten Levine, Judas'ın tamamen "çok daha ayrıntılı (granular) hissettiren karakterlerle ilişkiler kurma" ve "insanları birbirine karşı oynayabilme" üzerine inşa edildiğini ifade ediyor.
Derinlikte Bir Dönüş: System Shock 2 Etkisi
Levine, Judas'ın derinlik ve mekanik karmaşıklığı açısından kendisini nerede konumlandırdığını da açıkladı. System Shock 2'yi 'oldukça hardcore', BioShock'u ise 'dünya inşasına daha fazla odaklanmış' olarak tanımlayan yapımcı, Judas'ın derinliğinin BioShock ve System Shock 2 arasında bir yerde olduğunu belirtiyor. Bu, özellikle oyuncu kararlarının büyük sonuçlar doğuracağı anlamına geliyor.
"Eski Okul" Yaklaşımı: Canlı Hizmet Yok
Judas hakkındaki en sevindirici detaylardan biri de, oyunun günümüz trendlerinin aksine tek oyunculu, kapsamlı bir deneyim sunması. Levine, Judas'ın "çok eski okul" bir oyun olduğunu vurguluyor: "Oyunu satın alırsınız ve tamamını alırsınız... Çevrimiçi bileşen yok, canlı hizmet (live service) yok." Bu duruş, modern oyunların sürekli genişleme paketleri ve mikro ödemelerle gelmesinden sıkılan oyuncular için önemli bir değer teklifi oluşturuyor.
Judas için henüz kesin bir çıkış tarihi verilmemiş olsa da, Ken Levine ve Ghost Story Games'in son dönemde artan iletişim sıklığı ve yayınlanan geliştirici günlükleri, oyunun çıkışının çok da uzak olmayabileceği yönündeki beklentileri güçlendiriyor.
Kaynak: Ken Levine'ın BioShock ve Judas karşılaştırmasına dair detaylı açıklamaları için PC Gamer'daki orijinal metne göz atabilirsiniz.
