Oyun dünyasının en ilginç ve sıradışı isimleri bir araya geldiğinde ortaya her zaman ezber bozan işler çıkar. Deadly Premonition ile tanınan Hidetaka Suehiro (Swery65) ve Killer7 ile No More Heroes serilerinin arkasındaki dahi Goichi Suda (Suda51), yeni ortak projeleri Hotel Barcelona ile oyuncuları stil sahibi, şiddet dolu ve son derece zorlayıcı bir deneyime davet ediyor.
Yan kaydırmalı (side-scrolling) bir roguelite aksiyon oyunu olan Hotel Barcelona, bir katilin ruhu tarafından ele geçirilmiş perili bir otelde geçiyor. Oyunun temelinde ise geliştiricilerin kariyerlerinin ilk yıllarındaki “hardcore ruhunu” yeniden canlandırma arzusu yatıyor.
Hotel Barcelona: Bir FBI Ajanının Kabusu ve Roguelite Mekanikleri
Oyuncular, ülkenin en tehlikeli yedi katilinin ikamet ettiği bu lanetli otelden kurtulmaya çalışan, aynı zamanda bir katilin ruhu tarafından ele geçirilmiş olan ABD Mareşali Justine’i yönetiyor. Oyunun bu kadar ilgi çekici olmasının nedenlerinden biri, roguelite türüne getirdiği yenilikçi bakış açısıdır.
Justine’in oteldeki her başarısız kaçış denemesinden sonra, önceki denemelerindeki ‘hayalet’ versiyonları sonraki denemelere katılıyor. Tıpkı bir Mario Kart hayaleti gibi düşünebilirsiniz; ancak bu hayaletler düşmanlara hasar verebiliyor ve onların dikkatini dağıtabiliyor. Bu mekanik, oyunun zorluğunu bir nebze dengelemekle kalmıyor, aynı zamanda her denemeyi bir öncekinin üzerine inşa etmenizi sağlıyor.
Swery65’in "Hardcore Ruh" Arayışı ve Arcade Geçmişi
PC Gaming Show Tokyo Direct sırasında yayınlanan bir röportajda Swery65, Hotel Barcelona’nın stil ve türüne nasıl karar verdiğini açıkladı. Geliştirici, oyunun temelindeki zorluk ve ödül dengesini kurmak için kariyerinin ilk yıllarına döndüğünü belirtiyor. Swery, akıl hocalarıyla birlikte çalıştığı dönemdeki eski usul arcade oyunlarının o katı, tavizsiz “hardcore ruhunu” yakalamayı amaçladığını ifade etti.
Swery65’e göre, Hotel Barcelona sadece modern bir roguelite değil, aynı zamanda 90’lı yılların başındaki aksiyon oyunlarının acımasız ve bağımlılık yapan ruhuna bir saygı duruşu niteliğinde. Bu, modern oyunların aksine, oyuncunun her hatasının ağır bedeli olduğu anlamına geliyor.
Devolver’dan Gelen Şaşırtıcı Ret ve Bağımsız Geliştirme Süreci
Sektörel Engeller: Bir Projenin Bağımsızlığa Evrimi
Oyunun geliştirme aşamasına dair ilginç detaylar da paylaşıldı. Suda51, projenin ilk fikirlerinin Swery ile birlikte Kanada’nın Banff kentinde bir otel gezisinde ortaya çıktığını anlattı. Hazırlanan tüm planlar finansman için daha önce Suda51 ile çalışmış olan Devolver Digital’a sunuldu. Ancak yayıncı, projeyi finanse etmeyi reddetti.
Bu durum, projenin yüksek riskli veya çok niş bulunmuş olabileceğine işaret ediyor, zira iki kült ismin işbirliği dahi büyük bir yayıncıyı ikna edememiş. Yayıncı tarafından ret edilmesine rağmen, Swery bu durum karşısında pes etmedi ve Hotel Barcelona’yı kendi şirketi White Owls bünyesinde bağımsız olarak yapmaya karar verdi. Suda51 bu karara şaşırdığını, özellikle de oyunun bu kadar “hardcore” bir aksiyon oyunu olmasına hayret ettiğini belirtti.
Swery’nin bu bağımsız kararlılığı, roguelite türündeki diğer başarılı stüdyoların da benimsediği odaklanmış geliştirme felsefesiyle paralellik gösteriyor. Örneğin, Hades serisiyle tanınan Supergiant Games, yalnızca 25 kişilik küçük bir ekiple çalışıyor ve ticari kaygıları ikinci plana atarak sadece tek bir projeye (şu anda Hades 2'nin 1.0 sürümüne) tam olarak odaklanıyor. Stüdyo direktörü Amir Rao, Hades 2’nin başarısına rağmen, ekibin tükenmesini önlemek amacıyla hemen bir Hades 3 veya yeni bir projeye geçme planlarının olmadığını açıkça belirtti. Bağımsız stüdyoların sanatsal vizyonlarını ve kalitelerini korumak adına bu tür metodik yaklaşımları benimsemeleri büyük önem taşıyor. Eğer Supergiant Games’in Hades 2 sonrası planları ve Hades 3 hakkındaki kararına dair tüm detayları merak ediyorsanız, Supergiant Games Hades 2 sonrası odağını açıkladı, Hades 3 gündemde yok haberimizi inceleyebilirsiniz.
Korku Sinemasının Derin İzleri: The Shining Etkisi
Otel teması ve yoğun korku atmosferi, oyunun kült korku filmlerinden ilham aldığını gösteriyor. Swery65, oyunun kısmen Stanley Kubrick'in başyapıtı The Shining'den ilham aldığını doğruluyor.
Hatta Swery65’in oyundaki favori silahlarının beysbol sopası ve mutfak bıçağı olması tesadüf değil. Kendisi, bu silahların The Shining filminde Jack'in karısı tarafından kendisine saldırmak için kullanılan araçlar olduğunu ve bu sayede filmin ruhunu oyuna taşıdıklarını ifade ediyor.
Bu arada, Hotel Barcelona'nın temsil ettiği bu niş, zorlu ve karanlık roguelike oyun türü son dönemde yükselişte. Örneğin, The Witcher serisinin Zar Pokeri (Dice Poker) mini oyununu body horror ve roguelike mekanikleriyle yeniden canlandıran **Dead Finger Dice** gibi yapımlar, bu trendin öne çıkan örneklerindendir. Eğer dijital masaüstü oyunlarını korku elementleriyle harmanlayan bu yenilikçi tür hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz, Witcher'ın Zar Pokeri oyunu Dead Finger Dice hakkındaki detaylara göz atabilirsiniz.
Eğer zorlu roguelite mekanikleri, sıradışı hikaye anlatımı ve Japon oyun yapımcılarının imzası olan tuhaf estetiği seviyorsanız, Hotel Barcelona şu anda Steam üzerinden erişilebilir durumda.
