Netflix ve BBC ekranlarının dünya çapında izlenme rekorları kıran İngiliz yapımı Peaky Blinders, televizyon dünyasından sonra şimdi de dans tiyatrosu formatıyla Uzak Doğu'ya açılıyor. İngiliz tiyatro yapımcısı ROYO (Room On Your Own) çatısı altındaki RTS Entertainment, Rambert’in eleştirmenlerce beğenilen 'Peaky Blinders: The Redemption of Thomas Shelby' adlı dans prodüksiyonunu 2026 baharında Çinli izleyicilerle buluşturmaya hazırlanıyor.
Steven Knight İmzası ve Özgün Müzik Yapısı
Bu sahne uyarlaması, Peaky Blinders evreninin yaratıcısı olan Steven Knight tarafından özel olarak kaleme alındı. Gösteri, Thomas Shelby ve ailesinin Birinci Dünya Savaşı savaş alanlarından, savaş sonrası Birmingham’ın çalkantılı sokaklarına uzanan destansı hikayesini modern dans diliyle anlatıyor. Rambert Sanat Yönetmeni Benoit Swan Pouffer'in koreografi ve yönetmenliğini üstlendiği yapım, sadece hikayesiyle değil, müzikleriyle de dikkat çekiyor.
Prodüksiyonun müzikleri, Roman GianArthur tarafından bestelenen orijinal parçaların yanı sıra, canlı orkestra eşliğinde efsanevi grupların şarkılarını da içeriyor. Bu dinamik karışım, dizinin karanlık ve enerjik atmosferini sahneye taşıyor:
Gösteride, Nick Cave and the Bad Seeds, Radiohead, Anna Calvi, The Last Shadow Puppets, Frank Carter & The Rattlesnakes ve Black Rebel Motorcycle Club gibi sanatçı ve grupların eserleri kullanılıyor.
Rambert'in Dönüşü ve Kurumsal Büyüme Stratejisi
Çin anakarası turnesi, Rambert’in 100. yıl dönümüne denk gelmesi açısından büyük önem taşıyor. Bu, aynı zamanda İngiltere’nin önde gelen dans topluluğunun Çin pazarına geri dönüşünü temsil ediyor. ROYO’nun iştiraki olan Şangay ve Londra merkezli RTS Entertainment, son bir buçuk yılda Çin’de beş farklı gösteri sahneledi; bunlara en son Olivier ödüllü “Life of Pi” ve Agatha Christie’nin “Murder on the Orient Express” uyarlamaları da dahildi.
Rambert CEO’su Helen Shute, uluslararası turnelerin sanatsal ve finansal dayanıklılık için hayati olduğunu vurgularken, RTS Entertainment CEO'su Boris Cao ise Çinli izleyicilerin Peaky Blinders’ın evrensel umut ve yeniden doğuş temaslarıyla derin bir bağ kuracağına inandığını belirtti.
ROYO’dan Asya Pazarına Dev Yatırım
ROYO Grup CEO’su Tom De Keyser, grubun Şangay’daki RTS operasyonlarına yönelik sürekli yatırım yapma niyetini açıkladı. De Keyser, Çin’deki izleyicilerin ve tiyatroların İngiliz yapımlarına büyük değer verdiğini ve bu pazarın kendileri için büyümeye devam eden bir alan olduğunu ifade etti. Bu stratejik adım, İngiliz performans sanatlarının küresel ihracatında RTS’nin oynadığı kilit rolü pekiştiriyor.
Her ne kadar Peaky Blinders küresel bir fenomene dönüşmüş olsa da, dizinin temelleri derinden İngiliz kültürüne, Birinci Dünya Savaşı sonrası travmaya ve Birmingham’ın sosyo-ekonomik yapısına dayanır. Dans tiyatrosu, sözlü anlatıdan bağımsız olduğu için evrensel duyguları aktarmakta başarılı olabilir, ancak Çinli bir izleyici kitlesinin 1920’lerin Britanya gangster kültürünün tüm nüanslarını ne kadar özümseyeceği merak konusu. RTS ve Rambert’in başarısı, bu derin kültürel hikayeyi evrensel bir 'yeniden doğuş' temasına ne kadar iyi çevirebildiklerine bağlı olacaktır.
Sonuç: Küresel Kültür İhracatının Yeni Durağı
Peaky Blinders dans prodüksiyonunun Çin turu, sadece popüler bir içeriğin sahneye taşınması değil, aynı zamanda uluslararası kültürel alışverişin ve performans sanatları sektörünün finansal dayanıklılığının bir göstergesidir.
Bu durum, günümüz medya pazarındaki büyük değişimleri yansıtıyor. Geleneksel lisanslama yöntemlerinin ötesine geçen küresel işbirlikleri, içeriğin menşei ülkesine sadık kalarak küresel izleyiciye ulaşmasını sağlıyor.
Bu stratejik kültürel ihracatlar, aynı zamanda medya devleri arasındaki büyük konsolidasyon eğilimlerinin gölgesinde gerçekleşiyor. Son dönemde Warner Bros. Discovery (WBD) için David Ellison'ın liderliğindeki Skydance'in hızlı bir teklif vermesi, sektördeki yeniden yapılanmanın ne kadar şiddetli olduğunu gösterdi. Hatta bu tür devasa stüdyolar için Netflix gibi yayın devlerinin de potansiyel alıcı olarak anılması, içerik pazarının ne denli yüksek riskli hale geldiğini ortaya koyuyor. Medya konsolidasyonu ve WBD, Skydance, Netflix üçgeninde dönen satın alma spekülasyonları hakkında daha fazla bilgi edinmek için MIPCOM medya konsolidasyonu WBD Skydance Netflix 2024 başlıklı içeriğimize göz atabilirsiniz.
Örneğin, BBC Studios'un Latin Amerika'nın en büyük prodüksiyon gücü olan Globo ile Amazon yağmur ormanlarını konu alan çığır açan bir belgesel serisi için yaptığı ortak yapım anlaşması, "bir artı birin üç ettiği" felsefesini benimseyen bu yeni işbirliği modelinin sadece finansal değil, aynı zamanda tam bir yaratıcı alışverişi temel aldığını gösteriyor. Küresel medya devlerinin ortak yapım stratejileri hakkında daha fazla detaya BBC Studios ve Globo Amazon belgeseli ortak yapım anlaşması içeriğimizden ulaşabilirsiniz.
ROYO ve Rambert arasındaki bu işbirliği, İngiliz tiyatro yapımlarının Asya pazarında ne kadar güçlü bir konum elde ettiğini kanıtlıyor ve 2026 yılı, bu işin sonuçlarını gözler önüne serecek. Daha fazla bilgi için Variety'deki orijinal habere göz atabilirsiniz: Peaky Blinders Dans Prodüksiyonu Haber Kaynağı