Paramount İçinde Büyük Kriz: Çalışanlar Yönetimi İsrail Boykotu Açıklaması Nedeniyle Hedef Aldı

Haber Merkezi

06 October 2025, 16:26 tarihinde yayınlandı

Paramount Çalışanlarından Liderliğe Sert Tepki: İsrail Boykotunu Kınamak 'Gazze'deki Soykırımla Yan Yana Gelmektir'

Teknoloji ve eğlence sektörünün devlerinden Paramount Skydance içinde sular durulmuyor. Şirket liderliğinin, sektörde yankı uyandıran Filistinli film kurumlarıyla çalışmayı reddedenlere yönelik bir taahhüdü kınaması, stüdyo içinden sert bir tepkiyle karşılandı. Yaklaşık 30 çalışanın anonim olarak imzaladığı ve CEO David Ellison dahil üst düzey yöneticilere gönderilen mektupta, şirketin bu tutumunun 'Gazze'deki soykırım ve Filistin halkına karşı yürütülen eylemlerle' aynı hizaya geldiği iddia edildi.

Gecikmeli Yanıt ve Gizli Kalma Zorunluluğu

İlk mektubun 17 Eylül'de iletilmesine rağmen iki hafta boyunca yanıt alamayan çalışan grubu, 1 Ekim'de taleplerini içeren bir takip notu gönderdi. Bu grubun kendilerini 'Vicdan Sahibi Paramount Çalışanları' ve 'İnsan Hakları İçin Paramount Çalışanları' olarak tanımladığı belirtiliyor. Variety'ye konuşan grup üyeleri, isimlerini açıklamama nedenlarının şirketin beklenen işten çıkarmaları öncesinde 'misilleme, hedef gösterme (doxxing) ve tasfiye' korkusu olduğunu ifade etti. Grubun, şirketin her iş biriminden ve her kıdem seviyesinden (yönetici kadrosu dahil) üyeleri içerdiği vurgulandı. Bu gerilimler sürerken, Paramount'un reklam stratejileri de dikkat çekiyor; şirket, Paramount+ platformunda premium gelirleri güvence altına almak için programatik reklam sabitleme yöntemlerine geçiyor.

Şeytanın Avukatı Görüşü: Şirketlerin, çalışanlarının siyasi pozisyonlarını doğrudan kınaması, ifade özgürlüğü tartışmalarını alevlendirirken, aynı zamanda şirketlerin küresel operasyonları ve finansal çıkarları arasındaki hassas dengeyi koruma çabasını da gösteriyor. Çalışanlar misilleme korkusuyla anonim kalmayı tercih ederken, bu durum şirket kültüründe bir güven sorunu olduğunu işaret ediyor.

Kınanan Taahhüt ve Paramount'un Çelişkili Durumu

Paramount'un tepkisi, sektörden 5.000'den fazla ismin (Emma Stone ve Joaquin Phoenix gibi isimlerin de dahil olduğu) imzaladığı Film İşçileri Filistin İçin (FWP) taahhüdüne karşı gelmişti. Bu taahhüt, 'soykırım ve apartheid'a karışan İsrail film kurumlarıyla çalışmama' çağrısı yapıyordu. Paramount, bu taahhüdü 'bireysel yaratıcı sanatçıları milliyetlerine göre susturduğu' gerekçesiyle kınadı. Çalışanlar ise bu kınamanın 'tehlikeli ve kasıtlı bir çarpıtma' olduğunu belirterek, FWP'nin bireyleri değil, kurumları hedef aldığını savundular.

Mektupta, Paramount'un kendi misyonundaki 'karşılıklı anlayışı teşvik etme' ilkesiyle çeliştiği öne sürülüyor. Çalışanlar, şirketin yıllardır Filistinlilere yönelik marjinalizasyon hikayelerini destekleme çağrılarını görmezden geldiğini ve bunun yerine tek taraflı anlatılara odaklandığını belirtiyor. Örnek olarak, Oscar kazanan 'No Other Land' veya Emmy/Peabody ödüllü 'It’s Bisan From Gaza And I’m Still Alive' gibi projelerin dağıtımına odaklanılmazken, 'We Will Dance Again' ve 'The Children of October 7' gibi İsrail perspektifine odaklanan projelere kaynak aktarıldığı eleştirisi getirildi.

Somut Talepler ve Tarihsel Referanslar

Çalışan grubun talepleri üç ana başlıkta toplandı:

  • Misilleme Garantisi: Soykırım ve apartheid'a karşı konuşan çalışanlara karşı hiçbir ceza uygulanmayacağına dair güvence talep edildi.
  • İçerik Dengesi: Şirketin, sadece Filistin perspektifini değil, aynı zamanda İsrail hükümetinin kültürel temsilini yanlış yansıttığını söyleyen Yahudi sesleri de kapsayacak şekilde içerik üretme taahhüdü istendi.
  • İnsani Destek Eşleşmesi: Ekim 2023'te İsrail'e yapılan 1 milyon dolarlık kurumsal bağışa eşdeğer olarak, Filistinli çocuklara yardım eden Palestine Children’s Relief Fund'a 1 milyon dolar bağış yapılması çağrısı yapıldı.

Grup, bu boykot hareketinin ilham kaynağının, 1987'de Güney Afrika'daki apartheid rejimine karşı duran ünlü yönetmenlerin kurduğu Filmmakers United Against Apartheid (FUAA) hareketinden aldığını belirterek, kendi eylemlerinin de tarih tarafından benzer bir saygınlıkla karşılanacağına olan inancını dile getirdi.

Bu tür iç çatışmalar, büyük medya şirketlerinin etik duruş ile ticari baskılar arasında sıkışıp kaldığını gösteriyor. Bir yandan küresel barış ve anlayış vaaz ederken, diğer yandan çatışmanın bir tarafını açıkça destekleyen politikalar uygulamak, hem çalışan motivasyonunu hem de dışarıdaki izleyici nezdindeki güvenilirliği ciddi şekilde zedeleyebilir. Bu durum, sektördeki içerik üretiminin gelecekteki politik duruşlara göre şekillenip şekillenmeyeceği sorusunu gündeme getiriyor.

Talep mektupları ve çağrılar; CEO David Ellison'ın yanı sıra Başkan Jeff Shell, Baş Strateji Sorumlusu Andy Gordon, İletişim Başkanı Melissa Zukerman gibi kilit isimlere de gönderildi.

Kaynak: Bu haber, Paramount çalışanlarının stüdyo liderliğine yönelik eleştirilerini içeren orijinal rapora dayanmaktadır. Orijinal habere buradan ulaşabilirsiniz.