MIPCOM Öncesinde Medya Devleri Satranç Tahtasında: WBD, Netflix ve Küresel Konsolidasyonun Geleceği

Haber Merkezi

10 October 2025, 14:36 tarihinde yayınlandı

Küresel Medya Konsolidasyonu Zirvede: MIPCOM'da Warner Bros. Discovery ve Netflix Satın Alma İddiaları Tartışılıyor

Eğlence ve içerik sektörünün en önemli buluşmalarından biri olan yıllık MIPCOM konferansı için sektör liderleri Cannes'da bir araya gelirken, ABD merkezli büyük medya varlıklarında yeni bir konsolidasyon dalgası yaşanıyor. Bu dalganın merkezinde ise şüphesiz Warner Bros. Discovery (WBD) yer alıyor. Ancak konferansın ana gündem maddesi sadece devlerin birleşmesi değil; küresel yatırımın artışı, yenilikçi içerik formatları ve reklam teknolojilerindeki büyük ortaklıklar da dikkat çekiyor.

Warner Bros. Discovery Kapışması: Skydance’ın Hızlı Hamlesi

Hollywood'un en prestijli stüdyolarından Warner Bros. ve çığır açan HBO'nun kaderi, WBD'nin olası satışı üzerine dönen spekülasyonlarla MIPCOM'da zirveye oturacak. Paramount'u bünyesine katmasının hemen ardından David Ellison liderliğindeki Skydance, WBD için teklif üzerinde çalıştığını duyurarak sektörü şaşırttı.

Analistler, Ellison'ın bu hızlı hamlesinin, Skydance'ın 8 milyar dolarlık Paramount anlaşmasını, 'Büyük Medya' liginde oynamak için tasarlanmış daha büyük bir stratejinin ilk adımı olarak gördüğünü belirtiyor. MoffettNathanson kıdemli medya analisti Robert Fishman, bu anlaşmanın Paramount'un uzun vadeli büyüme için ciddi sermaye yatırımı yapma isteğini pekiştirdiğini söylüyor. Fishman, Ellison'ın 'Büyümek için kesinti yapamazsınız' sözüne dikkat çekiyor.

Netflix ve Amazon da Sıraya mı Giriyor?

WBD için tek potansiyel alıcı Skydance değil. Bazı medya analistleri, Netflix'in on yıllardır abone TV standardını belirleyen birinci sınıf bir hizmeti ve stüdyoyu satın alma fırsatını kaçırmakta zorlanacağını düşünüyor. Ancak bu noktada bir 'şeytanın avukatı' bakış açısı devreye giriyor.

Eleştirel Bakış: Abone Büyümesi Sınırlı
Bernstein & Co. medya analisti Laurent Yoon, Netflix'in HBO Max'i yutmasının toplam abone tabanını genişletmeyeceğini öne sürüyor. Yoon, HBO Max abonelerinin %90'ından fazlasının zaten Netflix abonesi olduğunu ve Netflix'in diğer gelişmiş pazarlarda da lider konumda olduğunu belirtiyor. Bu durum, Netflix'in büyüme odağı göz önüne alındığında, satın alma kararını zorlaştıracak önemli bir faktör olarak görülüyor.

Reklam Teknolojilerinde Tarihi Ortaklık: Amazon ve Netflix

Konsolidasyon rüzgârları sadece şirket evlilikleriyle sınırlı kalmıyor; küresel medya devleri arasında dikkat çekici ortaklıklar da kuruluyor. Son olarak Amazon ve Netflix, aralarındaki geleneksel boşluğu doldurmaya yardımcı olacak dev bir reklam ortaklığı kurdu. Bu anlaşma kapsamında Amazon Ads, ABD, İngiltere, Fransa, Japonya, Brezilya ve Almanya dahil 11 önemli pazarda Netflix'in reklam envanterinin bir kısmını satacak.

Bu ittifak, Amazon'un gelişmiş reklam teknolojisi yatırımları ile Netflix'in ABD dışındaki pazarlarda reklam satışına verimli çözümler bulma ihtiyacının birleşimi olarak görülüyor. Bu hamle, Almanya'daki RTL, İngiltere'deki ITV ve Fransa'daki Canal Plus gibi büyük Avrupalı oyuncuları, erişim ve verimlilik kazanmak için benzer çözümler aramaya zorlayarak, küresel rekabetin boyutunu artırıyor.

Global İçerik Patlaması ve Mikro Dramaların Yükselişi

WBD CEO'su David Zaslav'ın da belirttiği gibi, Netflix, Disney+ ve Prime Video gibi küresel erişime sahip yayın platformlarının doğuşu, dünya çapında bir eğlence pazarı yarattı. Bu durum, Avrupa, Asya, Latin Amerika ve Afrika'daki yerel dil serilerinin ve filmlerin üretimi için altyapıyı hızlandırdı.

Bu küresel itişin somut yerel sonuçları da var. Asya'da ortaya çıkan ve ABD dahil diğer pazarlara yayılan “mikro drama” trendi, yeniliğin ve kârın tabandan nasıl geldiğinin en iyi örneği. Mikro dramalar, tipik olarak bir veya iki dakikalık bölümler halinde sunulan, kısa ve seri hale getirilmiş yayın programlarıdır. Hollywood'un artan maliyetlerle mücadele ettiği bir dönemde, bu format mikro boyutlu bütçelere izin vermesiyle cazip bir teklif sunuyor.

Mediacorp'tan Angeline Poh, bunun kendileri için yeni bir hikaye anlatımı aracı olduğunu ve bölgesel, hatta küresel bir izleyici kitlesine hemen ulaştığını belirtiyor.

Bu küresel içerik patlamasının bir başka dikkat çeken örneği de Belçika'nın Hollandaca konuşulan kuzey bölgesi olan Flandre. Bölge, uluslararası alanda Canneseries gibi prestijli etkinliklerdeki başarılarıyla televizyon ve sinema sektöründe altın çağını yaşıyor. Bu başarının arkasındaki itici güç ise, pazardaki büyük oyuncuların risk almakta tereddüt ettiği projelerde dahi 'erken inanan' bir kurum olarak hareket eden Flaman Görsel-İşitsel Fonu (VAF)'dur. VAF, sadece yerel yeteneklere yatırım yapmakla kalmıyor, aynı zamanda desteklediği projelerde kadın profesyonellerin oranını %41 gibi etkileyici bir seviyeye taşıyarak sektördeki dengeyi yeniden kuruyor.

Bu dijitalleşme dalgasına ayak uyduran küresel şirketlerden biri de Fremantle. Şirket, geleneksel televizyon yayıncılığının izleyicilerini dijital platformlara kaptırmasını bir tehdit yerine bir fırsat olarak görüyor. Fremantle Global Eğlence Direktörü Andrew Llinares, genç izleyicilere ulaşmanın kritik önemini vurgulayarak, "Gençler gezegendeki herkesten daha fazla içerik tüketiyor ve ben formatlarımızın onlara hitap etmesini istiyorum" diyor. Bu doğrultuda Fremantle, 'Got Talent' ve 'Idol' gibi klasik yapımlarının yanı sıra, tamamen dijitalden beslenen yeni projelere odaklanarak MIPCOM'da 'Knockout Champs' gibi, başlangıçta YouTube için yaratılıp sonradan lineer televizyona uyarlanan formatları öne çıkarıyor. Dijital ve lineer eğlencenin sınırlarının kalktığını gösteren bu strateji hakkında daha fazla bilgi edinmek için Fremantle’ın dijital vizyonu ve YouTube kuşağı stratejisi haberini okuyabilirsiniz.

MIPCOM'un Gündemi: Yüksek Teknoloji ve Gelecek Stratejileri

Bu yılki MIPCOM, sadece stüdyo birleşmeleri ve satın alma iddialarıyla değil, aynı zamanda dijital medya inovasyonunun en sıcak alanlarından biri olan gelişmiş reklam teknolojisi sistemleri ve yapay zeka (AI) araçlarının büyümesi gibi konularla da şekillenecek. Her sektör, daha az kaynakla daha fazla iş yapmanın yeni yollarını ararken, yapay zekanın potansiyeli ve riskleri, şüphesiz Cannes'daki tartışmaların önemli bir temasını oluşturacak.

Türkiye'den Ay Yapım gibi uluslararası yapım devleri de bu teknoloji yarışına öncülük ediyor. Eğlence sektöründeki bu köklü şirket, Singapur merkezli iştiraki AI Yapım çatısı altında, tamamen yapay zeka (AI) teknolojileri kullanılarak hayata geçirilen ilk serisi olan "Castle Walls" (Türkiye adıyla "Surlar") ile MIPCOM'da dikkatleri üzerine çekecek. Üç bölümlük bu kısa seri, görsel keşif için MidJourney'den seslendirme için ElevenLabs'a kadar geniş bir AI araç yelpazesi kullanarak yapay zekanın dizi üretimindeki potansiyelini gösteriyor. Bu çığır açan proje hakkında daha fazla detaya ulaşmak için Ay Yapım yapay zeka dizisi Castle Walls MIPCOM lansmanı haberini inceleyebilirsiniz.

Kaynak: Variety – MIPCOM Medya Konsolidasyonu ve Yabancı Yatırım Beklentileri