Jimmy Kimmel'dan Donald Trump'a Siyasi Retorik ve Şiddet Üzerine Sert Çıkış

Haber Merkezi

12 September 2025, 15:59 tarihinde yayınlandı

Jimmy Kimmel'dan Trump'a Sert Eleştiri: Charlie Kirk'ün Ölümü Sonrası Siyasi Retorik Tartışması
```html

ABD siyaseti, genç muhafazakar aktivist ve Turning Point USA kurucu ortağı Charlie Kirk'ün Utah'taki bir üniversite kampüsünde trajik bir şekilde vurularak öldürülmesiyle sarsılırken, bu olayın yankıları ülkenin en çok izlenen talk show'larına da taşındı. Bu trajik olayın ardından MSNBC'nin tanınmış siyasi analisti Matthew Dowd'un kanal ile yollarını ayırması da Kirk'ün ölümü hakkındaki yorumlarının sonucunda gündeme geldi. Dowd'un ayrılığı ve Kirk'ün ölümüyle ilgili tüm gelişmeler için Matthew Dowd'un MSNBC'den Ayrılığını ve Charlie Kirk Yorumlarını inceleyebilirsiniz. Ünlü sunucu Jimmy Kimmel, Perşembe akşamı ABC'deki geç saatlerde yayınlanan programında, eski Başkan Donald Trump'ın bu olaya verdiği tepkiyi sert bir dille eleştirdi.

Kimmel, 31 yaşındaki Kirk'ün ölümünün ardından oluşan 'iğrenç' tepkilere dikkat çekerek, siyasi yelpazenin her iki tarafından gelen bazı kişilerin bu ölüme sevinmesini 'asla anlamayacağını' belirtti. Sunucu, bu trajedinin halihazırda ülkenin yaşadığı derin kutuplaşmayı ve Colorado'da yılın 100. okul saldırısının gerçekleştiği bir dönemde siyasi şiddet dilinin tehlikelerini gözler önüne serdiğini vurguladı.

Trump'ın Tepkisi ve Kimmel'ın Gözlemleri

Eski ABD Başkanı Donald Trump da Charlie Kirk'ün ölüm haberini Truth Social platformunda duyuran ilk isimlerden oldu. Trump, Kirk'ü "Büyük ve hatta Efsanevi Charlie Kirk" olarak nitelendirerek, "Amerika Birleşik Devletleri'ndeki gençliğin kalbini ondan daha iyi anlayan veya bu kalbe sahip olan kimse yoktu. Herkes, özellikle de ben, onu sever ve hayranlık duyardı, ve şimdi o artık aramızda değil" şeklinde duygusal bir veda mesajı paylaştı. Melania ve kendisinin Kirk'ün eşi Erika'ya ve ailesine başsağlığı dilediğini ekledi.

Kimmel, yaşanan bu korkunç olaylara rağmen Trump'ın ülkeyi bir araya getirme çabasına girişmemesini eleştirdi. Kimmel'a göre, Obama, Biden, Bush ve Clinton gibi eski başkanlar bu tür zamanlarda birleştirici mesajlar verirken, Trump'ın Demokratları 'siyasi retorikleri' nedeniyle suçlaması, geçmişteki kendi tartışmalı açıklamalarıyla çelişiyordu.

Jimmy Kimmel, eski Başkan Donald Trump'ı eleştirerek şunları söyledi: 'Oysa başkanımız ülkeyi bir araya getirme çabası gösterebilirdi, ama yapmadı. Bunun yerine, retorikleri yüzünden Demokratları suçladı. İkinci Anayasa değişikliği yanlılarının Hillary Clinton hakkında bir şeyler yapması gerektiğini söyleyen adam, sahte haber medyasını vuran birine aldırmayacağını söyleyen adam, Kongre'ye bir kalabalık saldırtan adam...'

Kimmel, Trump'ın daha önce Hillary Clinton hakkında 'İkinci Anayasa değişikliği yanlıları bir şeyler yapmalı' dediğini, 'sahte haber medyasını vuran birine aldırmayacağını' ifade ettiğini ve Capitol saldırısını tetikleyen söylemlerini hatırlattı. Bu eleştiriler, siyasi liderlerin sözlerinin toplumsal şiddet üzerindeki potansiyel etkileri hakkında önemli bir tartışmayı yeniden alevlendirdi.

Farklı Bakış Açıları: Siyasi Şiddet ve Birleşme Çağrıları

Değer Katan Bakış Açısı: Medyanın Rolü ve Toplumsal Sorumluluk

Bu olay, sadece siyasetçilerin değil, aynı zamanda medyanın ve kamuoyunun da siyasi söylemi nasıl şekillendirdiğini gösteriyor. Kimmel'ın ve Colbert'ın çağrıları, olayların sadece bir tarafını değil, tüm tarafları içeren, daha yapıcı bir diyalog ve nefret dilinden kaçınma ihtiyacını ortaya koyuyor. Medya figürlerinin, liderlerin ve vatandaşların bu tür trajedilere verdiği tepkiler, toplumsal uzlaşının veya daha da derinleşen kutuplaşmanın temelini atabilir.

Feminist haber ve yorum sitesi Jezebel'in, Kirk'ün ölümünden sadece iki gün önce aşırı sağcı etkileyici Charlie Kirk'ü 'lanetlemek' için cadılar tuttuğunu iddia eden "Etsy Cadılarına Charlie Kirk'ü Lanetlemesi İçin Para Ödedik" başlıklı mizahi bir makale yayınlaması, medya sorumluluğunun ne kadar kritik olduğunu gözler önüne serdi. Makale başlangıçta hicivsel bir niyet taşısa da, Kirk'ün trajik ölümünün ardından Jezebel hızla bir editör notu ekleyerek politik şiddeti kınadı ve hiçbir tür siyasi şiddeti onaylamadıklarını vurguladı. Bu olay, online içeriğin ve hicvin, özellikle kutuplaşmış siyasi iklimlerde, yanlış anlaşılma veya gerçek dünya şiddeti riskini nasıl artırabileceği konusunda ciddi sorular ortaya çıkardı. Konuyla ilgili daha fazla bilgi için Jezebel Charlie Kirk Suikasti: Editör Notu ve Politik Şiddet haberimizi inceleyebilirsiniz.

Bu trajik olay, ABD'de son yıllarda giderek artan siyasi kutuplaşmanın ve buna bağlı olarak yükselen gerilimin acı bir yansıması olarak görülüyor. Farklı ideolojilere sahip siyasi figürlerin şiddeti kınaması önemli bir adım olsa da, bu olay ülkedeki siyasi söylemlerin ve toplumsal hoşgörüsüzlüğün geldiği noktayı sorgulatıyor. Siyasi şiddetin hiçbir gerekçesi olamayacağı ve bunun kabul edilemez olduğu gerçeği ortadayken, siyasetçilerin ve medya figürlerinin kullandığı dilin, toplumdaki öfkeyi ve bölünmeyi besleyip beslemediği sorusu da kritik önem taşıyor. Tüm bu gelişmeler, medyanın hassas konulardaki rolü, kamuoyunda yankı uyandıran sözlerin sorumluluğu ve günümüzdeki siyasi kutuplaşma ortamında ifade özgürlüğünün sınırları üzerine yeni bir tartışma başlattı.

Kutuplaşma, ideolojik ayrılıkların ötesine geçerek kişisel düşmanlıklara dönüştüğünde, toplumun her kesiminde potansiyel bir gerilim kaynağı oluşturur. Her ne kadar siyasi şiddet kınansa da, temelinde yatan nefreti besleyen söylemlerin göz ardı edilmesi, benzer olayların tekrar yaşanma riskini artırabilir. Bu durum, tüm siyasi yelpazede yer alan aktörlerin, retoriklerini gözden geçirmeleri ve uzlaşmacı bir dil benimsemeleri gerektiği çağrısını daha da güçlendirmektedir. Charlie Kirk'ün ölümü, ABD'nin acilen daha yapıcı bir diyalog ortamına ihtiyacı olduğunun acı bir göstergesidir.

Kimmel'ın yanı sıra, bir diğer popüler geç saat programı sunucusu Stephen Colbert da Charlie Kirk'ün ölümü üzerine düşüncelerini paylaştı. "The Late Show" sunucusu, programının senaryoları bittikten sonra haberi öğrendiğini belirterek, Kirk'ün ailesine ve sevenlerine başsağlığı diledi. Colbert, 1960'lardaki siyasi şiddeti hatırlatarak, "1960'ların siyasi şiddetini kişisel olarak hatırlayacak kadar yaşlıyım ve umarım Amerika'daki herkes için siyasi şiddetin, siyasi farklılıklarımızın hiçbirini çözmediği açıktır. Siyasi şiddet yalnızca daha fazla siyasi şiddete yol açar" ifadelerini kullandı. Bu olayın 'çılgın bir adamın sapkın eylemi' olmasını ve 'gelecek şeylerin bir işareti olmamasını' dilediğini ekledi. Colbert, Kirk'ün siyasi görüşleri ne olursa olsun, iki küçük çocuğu olan genç bir baba ve görüşlerini güvenli bir şekilde ifade etme anayasal hakkına sahip bir Amerikan vatandaşı olduğunu belirterek, şiddetin siyasi anlaşmazlıkların cevabı olamayacağını vurguladı.

Kimmel, Kirk'ün ölümüne ilk tepkisini Çarşamba günü Instagram'dan vermişti. Paylaşımında, "Bir günlüğüne bile olsa, başka bir insanı vurmanın korkunç ve canavarca bir şey olduğu konusunda anlaşabilir miyiz?" diye sorarak, olayın ardından "öfke dolu parmak sallamanın" sona ermesi gerektiğini vurguladı. Kimmel, "Ailem adına, Kirk ailesine ve anlamsız silahlı şiddetin kurbanı olan tüm çocuklara, ebeveynlere ve masum insanlara sevgilerimizi gönderiyoruz" ifadeleriyle başsağlığı dileklerini iletti.

Bu olaylar zinciri, ABD'de siyasi söylemin geldiği tehlikeli noktayı ve liderlerin, medyanın ve bireylerin kullandığı dilin toplumsal barış üzerindeki kritik etkisini bir kez daha gündeme getiriyor. Toplumsal kutuplaşmanın derinleştiği bu dönemde, şiddeti körükleyen her türlü retoriğin dikkatle değerlendirilmesi ve birleştirici çağrıların desteklenmesi hayati önem taşıyor.

Olayla ilgili daha detaylı değerlendirmeler ve siyasi şiddetin toplumsal etkileri hakkında geniş bir bakış açısı için Nexus Haber'in Charlie Kirk cinayeti ve siyasi tepkilerle ilgili haberini ziyaret edebilirsiniz.

Kaynak: Variety – Jimmy Kimmel'dan Trump'a Charlie Kirk Yanıtı

```