Sinema dünyası henüz David Corenswet'in pelerinini giyeceği yeni Superman filmini beklerken, DC Studios'un vizyoner yönetmeni ve eş başkanı James Gunn, adeta zamanın ötesine geçerek devam filminin müjdesini verdi. Üstelik bu sadece bir fikir aşaması değil; Gunn, projenin beklenenden çok daha erken bir tarihte çekimlere başlayacağını doğruladı.
Collider'a verdiği bir röportajda konuşan Gunn, yeni Superman evreninin geleceğine dair heyecan verici detaylar paylaştı. Yönetmen, devam filminin temelini oluşturan ve 'treatment' olarak adlandırılan senaryo taslağını tamamladığını belirtti. Ancak Gunn'ın 'treatment' anlayışı, sektördeki standartların oldukça üzerinde.
"Şu anda çekim takvimini planlıyoruz. Senaryo taslağını tamamen bitirdim. Benim taslaklarım inanılmaz derecede yoğundur. Sıradan taslaklar gibi değil; diyalogları ve her şeyiyle 60 sayfalık metinlerdir. Şimdi bunu senaryoya dönüştürüyorum. Çekimlerin ne zaman başlayacağını planlıyoruz. Bu, beklenenden çok daha erken olacak."
Bu Hız İyiye İşaret mi, Yoksa Bir Risk mi?
James Gunn'ın bu proaktif yaklaşımı, DC evreninin geleceğine dair iki farklı senaryoyu akıllara getiriyor. Bir yanda, stüdyonun yeni Superman'e ve Gunn'ın vizyonuna ne kadar güvendiğini gösteren bu kararlılık, eski DCEU'nun dağınık ve plansız yapısından sonra hayranlar için bir umut ışığı olabilir. Belirli bir yol haritasının olması, karakterlerin ve hikayelerin daha tutarlı bir şekilde işleneceğinin sinyalini veriyor.
Ancak madalyonun bir de diğer yüzü var: Henüz ilk film izleyiciyle buluşmamışken ve gişe başarısı belirsizken bir devam filmini bu kadar hızlı planlamak, bir tür 'kumar' olarak da görülebilir. Olası bir eleştirel veya ticari başarısızlık, bu iddialı planları altüst etme potansiyeli taşıyor. Zira stüdyoların büyük beklentilerle hazırladığı projeler dahi beklenmedik nedenlerle başarısız olabiliyor. Örneğin, Disney’in Pamuk Prenses uyarlamasının, başrol oyuncularının açıklamalarından Gal Gadot’a yönelik politik baskılara kadar uzanan bir dizi tartışma sonucu gişede hayal kırıklığı yaratması bu duruma güncel bir örnektir. Benzer şekilde, ilk filmi sevilen aksiyon serisi 'Nobody'nin devam filmi olan 'Nobody 2'nin de gişede beklentilerin altında kalması, bir serinin başarısının garanti olmadığını ve izleyici ilgisinin her zaman aynı seviyede kalmayabileceğini göstermiştir. Bu durum, stüdyonun aşırı özgüvenli davrandığı ve ilk filmin geri bildirimlerini dikkate almadan ilerlediği eleştirilerini de beraberinde getirebilir.
DC Evreninde Tek Tip Dönemi Bitiyor
Gunn, röportajlarında yeni DC evreninin en büyük vaadinin 'tonal çeşitlilik' olduğunun altını çiziyor. Yani, her filmin kendine has bir kimliği ve tarzı olacak. Bu yaklaşımı açıklarken verdiği Clayface örneği oldukça dikkat çekici:
- Superman: Evrenin merkezinde yer alan, umut dolu ve klasik bir süper kahraman filmi.
- Clayface: Aynı evrende geçmesine rağmen, tamamen bir korku filmi olarak tasarlanıyor.
- Diğer Projeler: 'Peacemaker' 2. Sezon, 'Supergirl', 'Lanterns' dizisi ve 'Wonder Woman' gibi projelerin de her biri kendi türünün dinamiklerini yansıtacak.
Bu strateji, Marvel Sinematik Evreni'ne sıkça yöneltilen 'formülize olma' ve 'tekdüzeleşme' eleştirilerine bir cevap niteliği taşıyor. Gunn, izleyicilerin sıkılmasını istemediğini ve her projenin kendi yaratıcı ekibinin imzasını taşıyacağını vurguluyor.
Sonuç olarak, James Gunn'ın liderliğindeki yeni DC evreni, geçmişteki hatalardan ders almış ve cesur adımlarla ilerliyor gibi görünüyor. Superman devam filminin bu kadar erken gündeme gelmesi, stüdyonun uzun vadeli bir vizyona sahip olduğunu kanıtlıyor. Şimdi gözler, bu büyük planın ilk ve en önemli halkası olan Superman filminin göstereceği performansa çevrilmiş durumda.
Bu haberde yer alan bilgiler, James Gunn'ın Collider'a verdiği röportajdan derlenmiştir. Haberin orijinal kaynağına Variety üzerinden ulaşabilirsiniz.
