Asya sinemasının en önemli etkinliklerinden biri olan 30. Busan Uluslararası Film Festivali (BIFF), 10 günlük maratonunu rekor düzeyde katılımla (238.697 kişi) tamamladı. Ancak yıldızlarla dolu kırmızı halıların ve kutlama atmosferinin ardında, bu dönüm noktası niteliğindeki etkinlik, geçiş sürecindeki bir endüstrinin zorluklarını ve yeni dinamiklerini gözler önüne serdi. Kore gişesindeki dramatik düşüşten, Hollywood ajanslarının Asya’ya güçlü yayılımına kadar, BIFF 2025'ten çıkan beş temel çıkarımı sizler için derledik.
Kore Sinemasının Varlığını Tehdit Eden Finansal Kriz
Kore sinemasının yaşadığı kriz, fısıltılarla değil, sektör liderlerinin açıkça dile getirdiği bir ana başlık olarak festival boyunca tartışıldı. Kore Film Konseyi (KOFIC) verilerine göre, 2025 yılının ilk yarısında Kore gişesi, bir önceki yıla göre %33'lük şaşırtıcı bir düşüşle sadece 293 milyon dolar hasılat elde etti. İzleyici sayısı da benzer oranda azaldı. İç yapım gişe filmlerinin yetersizliği, küresel yayın platformlarının artan rekabeti ve tüketicilerin harcama kısıtlamaları bu düşüşün temel nedenleri olarak gösteriliyor.
Öne Çıkanlar: Krize Dair Ana Veriler (2025 İlk Yarı)
Gişe Geliri: Yaklaşık 293 milyon dolar.
Yıllık Düşüş Oranı: %33 düşüş (Önceki yıla göre).
Temel Nedenler: Streaming hizmetleri, yetersiz yerel blockbuster filmler ve finansal piyasalardaki durgunluk.
“Bence bu sinemanın krizi değil. Bu daha çok sinema salonlarının krizi. Ancak sinema salonlarının krizi de, aslında dolaylı olarak, sinemanın krizidir.” — Ünlü yönetmen Park Chan-wook.
Pazarlama ve Finansman Zorlukları
CJ ENM'den Jerry Ko, 2010'larda Kore'nin yüksek büyümesine öncülük eden 'blockbuster' modelinin artık eskisi gibi işlemediğini belirtti. Geleneksel TV yayınlarından Instagram ve YouTube gibi sosyal medya kanallarına kayan pazarlama ortamının parçalanması, büyük bütçeli filmlerin geniş kitlelere ulaşmasını zorlaştırıyor. Ayrıca sermaye piyasalarındaki genel durgunluk, yatırımcıların projelerden kaçınmasına neden oluyor. Bu zorlukların üstesinden gelmek için CJ ENM ve Hive gibi büyük Kore şirketleri, Endonezya ve Hindistan gibi canlı Asya pazarlarıyla ortak yapımlara yönelme eğiliminde.
Netflix ve Hollywood Ajansları Asya’da Üs Kuruyor
Küresel devler, Busan’ı Asya’daki hakimiyetlerini pekiştirmek için bir platform olarak kullandı. Netflix, festivalle ortaklaşa düzenlediği ‘Creative Asia 2025’ zirvesi ile en güçlü Asya hamlesini gerçekleştirdi. Guillermo del Toro ve Koreli tür ustası Yeon Sang-ho gibi isimlerin masterclass'lar verdiği zirve büyük ilgi topladı. Netflix, ayrıca festival programında ‘Frankenstein’ ve ‘A House of Dynamite’ gibi dokuz yüksek profilli yapımla yer aldı.
Netflix'in küresel içeriği de Asya stratejisini destekler nitelikte. Platformun Ekim 2025 takviminde, Ryan Murphy imzalı gerçek suç antolojisinin merakla beklenen sezonu 'Canavarlar: Ed Gein Hikayesi' (3 Ekim) ve Liam Hemsworth'un Geralt rolünü devraldığı 'The Witcher'ın dördüncü sezonu (30 Ekim) gibi büyük bütçeli küresel yapımlar öne çıkıyor. Tüm bu yapımların ve daha fazlasının yer aldığı Netflix Ekim 2025 Yayın Takvimi detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.
Benzer şekilde, UTA (United Talent Agency) da Asya'daki en iddialı genişleme planını duyurdu. UTA, geleneksel temsilciliğin ötesine geçerek, müzik, marka ortaklıkları ve kurumsal danışmanlık da dahil olmak üzere Kore’yi öncelikli üs yaparak bölgedeki tüm yetenekler için gerçek bir ortak olmayı hedefliyor. Bu durum, Asya içeriğinin küresel pazara entegrasyonunda Hollywood'un artan stratejik ilgisini gösteriyor.
Festival Takviminin Yol Açtığı Lojistik Sorunlar ve Pazar Rekoru
Kore’nin önemli sonbahar tatili olan Chuseok nedeniyle BIFF, geleneksel Ekim ayından 17-26 Eylül tarihlerine çekildi. Bu takvim değişikliği, festivalin hemen ardından Toronto Film Festivali'ni takip etmesine ve San Sebastián ile çakışmasına neden oldu. Sonuç olarak, Avrupa Film Promosyonu delegasyonu, takvim çakışmalarını gerekçe göstererek, geleneksel 30 firma yerine sadece 18 şirketle pazara katılabildi.
Ancak bu lojistik zorluklara rağmen, Asya İçerik ve Film Pazarı (ACFM) rekor katılım elde etti. 54 ülkeden 3.024 kişinin pazar kartı aldığı ACFM, toplamda 30.006 katılımcıya ulaşarak 2024'e göre %13.5'lik bir artış kaydetti. Avrupa'daki azalma, Hindistan'ın ilk pavyonunu açması ve Endonezya'nın artan varlığı gibi bölgesel katılımın güçlenmesiyle dengelendi.
Festival Yapısında Tarihi Değişim: Yarışma Bölümünün Başlatılması
BIFF, kuruluşundan (1996) bu yana en dramatik dönüşümünü gerçekleştirerek, ilk kez resmi bir yarışma bölümü başlattı. Festival direktörü Jung Hanseok, uzun süredir devam eden Yeni Akımlar ve Kim Jiseok programlarını birleştirerek, sadece Asya sinemasına odaklanan daha etkili bir platform oluşturdu. Toplamda 14 film, yeni Busan Ödülü'nün beş kategorisinde yarıştı.
Bu dönüşümün prestijini artırmak için, jüri başkanlığını ‘The Chaser’ yönetmeni Na Hong-jin üstlenirken, jüride Tony Leung Ka-fai, Nandita Das gibi uluslararası üne sahip isimler yer aldı. Büyük ödülü kazanan filmin kapanış filmi olarak seçilmesi gibi geleneksel yapıyı bozan yenilikler, bu yeni yarışma formatını festivalin en önemli etkinliklerinden biri haline getirdi.
Yıldız Yağmuru ve Ödüller
Festival, BLACKPINK grubundan Lisa'nın özel konukluğundan, Michael Mann, Guillermo del Toro, Juliette Binoche ve Tony Leung Ka-fai gibi isimlere kadar benzeri görülmemiş bir yetenek listesini ağırladı. Kaydedilen 238.697'lik katılım, izleyicinin sinema yıldızlarıyla etkileşim kurma isteğinin ne kadar yüksek olduğunu gösterdi.
Yarışma bölümünde Zhang Lu'nun ‘Gloaming in Luomu’ filmi En İyi Film ödülünü alırken, Tayvanlı aktris Shu Qi, yönetmenlikteki ilk denemesi olan ‘Girl’ ile En İyi Yönetmen ödülünü kazandı. Qi, oyunculuk kariyerindeki başarısını yönetmen koltuğuna taşıyarak çok yönlülüğünü kanıtladı. Busan Uluslararası Film Festivali 2025 Ödülleri: Zhang Lu ve Shu Qi Zaferi hakkında daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Busan Ödülü'nün diğer önemli kategorilerinde, Han Chang-lok’un “Funky Freaky Freaks” filmi Özel Jüri Ödülü’nü kazanırken, En İyi Erkek Oyuncu ödülü Lee Jiwon (“En Route To”) ile Kitamura Takumi, Ayano Go ve Hayashi Yuta (“BAKA’s Identity”) arasında paylaşıldı. Ayrıca, yönetmen Yoo Jaein’in “En Route To” filmi, festivalin genç yetenekleri teşvik eden saygın ödülü olan New Currents (Yeni Akımlar) Ödülü’nü de alarak çifte başarı elde etti. Festivalin açılış filmi 'No Other Choice'un yıldızı ve 'Squid Game' ile küresel başarı yakalayan Lee Byung-hun, sunuculuk görevini üstlendi.
Jafar Panahi (Asyalı Sinemacı Ödülü) ve Sylvia Chang (Kamelya Ödülü) gibi saygın isimler de ödüllendirildi. Festival boyunca düzenlenen 67 etkinlik ve 323 konuk ziyaret seansı, seyircilere etkileşim için sayısız fırsat yarattı. Bu yoğun programlama, Kore endüstrisi benzeri görülmemiş zorluklarla boğuşsa bile, BIFF’in Asya sineması için kritik bir fırlatma rampası konumunu güçlendirdiğini kanıtladı.
Kaynak: Bu haber, 30. Busan Uluslararası Film Festivali'nin kritik sonuçlarını ve sektör analizlerini içeren, uluslararası sinema yayın organı Variety'de yayınlanan kapsamlı bir rapora dayanarak hazırlanmıştır.